Eski Başbakan, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Sakarya Üniversitesinde öğrencilerle bir araya geldi. SAÜ Merkez Kafeteryada düzenlenen olan SAÜ Vizyoner Genç Topluluğunun ‘Kampüs Buluşmaları’ etkinliğine katılarak öğrencilerle bir söyleşi gerçekleştirdi.
Gençlere çeşitli tavsiyelerde bulunan Yıldırım, “Sizin en güzel döneminiz üniversite yılları, bu yılları doya doya geçirin, arkadaşlıklarınızı sağlamlaştırın, geleceğe yönelik planlarınızı burada kurgulayın. Tabii ki illa mezun olduğunuz işi yapmanızı gerektirmiyor, yapabilirseniz çok daha iyi ama yapamazsanız hangi işi yaparsanız yapın, üniversite mezunu olmanın bir artısı var; özgürce karar verme kabiliyetiniz ve muhakeme yeteneğiniz gelişiyor.”
“Sizinle 20 yaş gençleştiğimi hissediyorum”
“Kendinizi gençlerin kankası olarak nitelendiriyorsunuz” sorusuna ise, “Doğru eğer kabul ederlerse” diye cevap veren Yıldırım, “Aramızda yaş farkı var ama önemli olan hissedilen yaş. Burada sizinle olarak 20 yaş gençleştiğimi hissediyorum. Sizin üniversite yıllarınız ile kendi üniversite yıllarımı biranda karşılaştırıyorum kafamda. Ve ne kadar yol aldığımızı görüyorum” şeklinde konuştu.
2002 yılında 15 olan üniversiteye erişim yüzde oranını 47’lere çıkarttıklarını belirten Binali Yıldırım, “Hamdolsun 209 üniversitemiz 8 milyon 400 bin üniversite öğrencimiz var, yani 54 ülkenin nüfusundan daha fazla üniversite mezunumuz var. 2001’de öğrencilerin yüzde 15’i üniversiteye yerleşiyordu, şimdi yüzde 47. Yani her iki mezundan birisi ilk sınavının ardından üniversiteye giriyor” ifadelerini kullandı.
Sakarya Üniversitesinin öğrencilerini görünce üniversite yıllarını da hatırladığını ifade eden Yıldırım, “Sizin üniversite yıllarınızla benim yıllarımı karşılaştırıyor ve ne kadar yol aldığımızı görüyorum. Ben İstanbul Teknik Üniversitesinde mezun oldum 1977’de mezun oldum. Bir sene bizim üniversitemiz de kapandı ama koronavirüs yoktu… Anarşi yüzündendi. İki arkadaşım iki adım yanımda öldürüldü. Suçumuz yokken bir sene geç mezun olduk” dedi.
“En pahalı hizmet olmayan hizmettir”
Söz alan bir öğrenci, yap - işlet - devret modeliyle yapılan köprü ve otoyollardaki yüksek ücretlerden dert yanarak; "Köprü ve otoyolların ücretlendirilmesi sizce adaletli mi, sürdürülebilir mi?" diye sordu. Yıldırım da cevaben, “En pahalı hizmet, olmayan hizmettir. Eğer Osmangazi Köprüsü olmasaydı Yalova tarafına nasıl geçecektik? İzmit körfezini dolaşacaktın 1,5-2 saat boyunca. Yaktığın yakıt, aracın amortismanı, kaybettiğin zaman, havaya verdiğin karbondioksiti hesap ettiğin zaman daha karlı oluyor” dedi.
Kısıtlı zaman olması nedeniyle cevabı detaylandırmayacağını söyleyen yıldırım, cevabını örneklendirdi, “Arsanı müteahhide veriyorsun. Diyorsun ki; kardeşim benim arsam var. Yüzde 40'la mı alacaksın... Alıyor, yapıyor sana da veriyor o da kazanıyor. Olay bu. Topu topu 15 sene çalıştıracak ondan sonra 150 sene 200 sene bizim malımız. Yani her şeyin bir bedeli var güzel kardeşim. Ama bunların hepsini, eğer bizim paramız olsaydı; sağlığa, eğitime diğer alanlara öncelikli yatırımlarımızdan vazgeçseydik bunları yapsaydık sağlık hizmeti veremeyecektik” ifadelerini kullandı.
Söyleşi sırasında Yıldırım’a Rektör Prof. Dr. Fatih Savaşan, Sakarya Valisi Çetin Oktay Kaldırım, Sakarya Milletvekili Çiğdem Erdoğan Atabek, Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce ve AK Parti İl Başkanı Yunus Tever ve eşlik etti.