Prof. Dr. Çakır: “Doğru Model, Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği (KÜSİ)”

Kocaeli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bekir Çakır, Teknoloji Transfer Ofisi Yöneticisi Arş. Gör. Mehlika Kocabaş ve BAP Koordinasyon Birimi Müdürü Yüksel Günaydın ile Üniversite-Sanayi işbirliğinde kat edilen mesafe ve üniversitemiz tarafından akademisyenlerin yaptıkları projelerin desteklendiği Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) ile ilgili bir söyleşi gerçekleştirdik.
Sayın Hocalarım, ilk olarak Üniversite-Sanayi İşbirliğine değinmek istiyorum. Bu işbirliğinin önemi hakkında bilgi verebilir misiniz? Günümüzde rekabet sadece kişiler veya firmalar arasında değil; şehirler, bölgeler ve ülkeler arasında da yaşanmaktadır. Rekabet yoğun ortamda, öne geçmek için üniversite ve sanayi arasındaki ilişkiler düzenlenmeli ve verimliliği arttırılmalıdır. İnovasyon yeniliktir ve aynı zamanda finansal kazanç sağlamalıdır. Temelde bilim insanları yenilik için itici güç olmalıdır. Üniversitelerde bilim insanları yenilikçi fikirler geliştiriyor, ancak fikirlerin ürüne dönüşmesinde “ölüm vadisi” olarak adlandırılan bir süreç bulunuyor ve çok az fikir bu süreçten kendini sıyırarak ürüne dönüşme fırsatı bulabiliyor. Üniversitede bilim insanları tarafından geliştirilen fikirlerin ürüne dönüşmesi için Üniversite–Sanayi İşbirliği büyük önem taşımaktadır. Değer taşıyan fikirler yakalanmalı ve Ar-Ge yapan firmalar tarafından desteklenmelidir. Ekonomik kaygılar nedeniyle firmalar Ar-Ge faaliyetlerine yatırım yapmaktan çekinseler dahi firmaların ayakta kalmasını sağlama ve önde tutmanın yolu, yenilikçi ürünlerdir. Bu aşamada kamu destekleri devreye girmektedir. Yani aslında doğru model; Kamu–Üniversite–Sanayi-İşbirliği’dir (KÜSİ). Böylece sanayici, Ar-Ge faaliyetleri için teşvik edilecek ve fikirler ölüm vadisine düşmeden ürüne dönüşme fırsatı yakalamış olacaktır. Üniversite-Sanayi işbirliğini geliştirmeye ve arttırmaya yönelik üniversitemizin stratejisi nedir? Üniversitelerin ve firmaların amacı farklıdır. Firmalar finansal kazanç yani kar amaçlarken, üniversiteler ise araştırma yaparak yenilik ve buluşları hedeflemektedir. Bir diğer farklılık ise zaman algısıdır. Üniversitelerde dönemlik olarak program yapılırken, firmalarda ise süreler günlük olacak kadar kısa planlanır. Bu nedenle bir ara yüz ile ortak dil oluşturulmalıdır. Kocaeli Üniversitesi’nde bu ara yüzün oluşturulması için Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) yeni bir yapılanma ile etkin bir birim haline getirilmiştir. İlerleyen dönemlerde, gerekli mali desteklerin de alınması ile Teknoloji Transfer Ofisi daha etkin faaliyetler yürütecektir. Bununla birlikte Kocaeli Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi, hem bölgede lider olan firmaları hem de ekonominin bel kemiğini oluşturan KOBİ’leri ziyaret etmektedir. Bu ziyaretler neticesinde imzalanan çeşitli protokoller ile taleplerine uygun ders programları hazırlanmakta ve lisansüstü eğitim programlarına yeni tez konuları eklenmektedir. Kocaeli Sanayi Odası ve Kocaeli Ticaret Odası ile yakın ilişkiler kurulmakta ve dış paydaş olarak birlikte projeler geliştirilmesi hedeflenmektedir. Ayrıca yüzde yüz doluluk oranı ile çalışan ve 91 firmanın faaliyet gösterdiği teknoparkta, öğretim üyelerimizin kurduğu 25 firma mevcuttur. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın desteği ile 2016 yılında yeni bina yapımına başlanacak olan teknoparkımızda daha fazla AR-GE şirketinin ve akademisyenin yer alması hedeflenmektedir. Patent sayısını arttırmak için 2015 yılında alınan karar ile üniversite bünyesinde öğretim elemanları tarafından yapılan patent başvuruları finansal olarak desteklenmeye başlanmıştır. Üniversite-Sanayi işbirliğine yönelik yapılan çalışmalardan söz edebilir misiniz? Üniversitemiz, öncelikle içeride işbirliği bilincini yaygınlaştırmayı hedeflemiştir. Bu kapsamda teknoloji transfer ofisinin koordinasyonu ile proje yazma, patent hazırlama ve farkındalık eğitimleri düzenlemiştir. Bunun yanı sıra TTO’yu tanıtan ve üniversite sanayi işbirliğinin öneminin vurgulandığı tanıtım toplantıları yapılmakta, fakülteler tek tek ziyaret edilmektedir. TTO’nun koordinasyonu ile TEKLAS firması Mühendislik Fakültesi lisans ve Fen Bilimleri Enstitüsü lisansüstü öğrencilerine yönelik Ar-Ge faaliyetlerini tanıtan bir seminer düzenledi ve mezunlardan neler beklediklerini anlatarak henüz üniversite sıralarında nasıl bir kariyer planlaması yapılması gerektiğine dair bilgiler verdi. Arçelik firması Mühendislik Fakültesi, Teknoloji Fakültesi ve Fen Edebiyat Fakültesi’nde görev yapan akademisyenlerimizin katıldığı bir seminerde Ar-Ge faaliyetlerini tanıttı ve olası işbirliklerini tartıştı. Bu toplantılardan sonra TTO tarafından yapılan ziyaretler ile yeni projeler için Ar-Ge sözleşmeleri yapılmaya başlandı. Üst yönetimin destekleri ile bölge devlerinden TÜPRAŞ ziyaret edildi. Bölgede yapılan Ar-Ge faaliyetleri sürekli olarak takip edilmektedir. Bölgemizdeki önemli firmalar ile projeler başlatıldı. Firmalar ile iyi niyet sözleşmeleri imzalanarak, karşılıklı ziyaretler yapıldı. Ziyaretler, İstanbul ve Bursa’da faaliyet gösteren firmaları da kapsamaktadır. Kocaeli Üniversitesi TTO ile son 6 aylık süreçte yaklaşık 40 firmaya ziyarette bulunuldu ve yeni projelerin başlamasına vesile oldu. Mesleki komite toplantılarına katılım ile sektörel bazda beklentiler raporlanmaktadır. Girişimciler için de TÜBİTAK desteği ile eğitim programı başlatıldı. Üniversitemiz, TÜBİTAK 1000 proje kapsamında öncelikli araştırma geliştirme alanları belirledi. Beş alanda özel çalışmaların yapılması ve desteklenmesi hedeflenmektedir. Sadece Sanayi ile değil Yerel Yönetimler ile ilgili olarak da üniversitemiz önemli projelere imza atmakta. Yerel yönetimler ile yürütülen projeler nelerdir? Yerel yönetimler ile ilgili olarak yürüttüğümüz, gerek ulusal gerekse uluslararası alanda öneme sahip, Gölcük Belediyesi ve Gölcük Kent Konseyi ortaklığında yürütülen Gölcük Vizyon 2023 projemiz var. Bunun dışında Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ile imzaladığımız protokol çerçevesinde, Belediye personelinin yükseklisans eğitimine teşvik edilerek ilgi ve becerilerini arttırabilmek amacıyla tezsiz yüksek lisans projemiz var. Ayrıca Mimarlık ve Tasarım Fakültesi ve Mühendislik Fakültesi tarafından yürütülen projeler yanı sıra yine Mühendislik Fakültesi tarafından yürütülen Engelli Projesi Çözüm Ortaklığı (engellilerin taşınması) konusunda da yürütülen proje mevcuttur. Gölcük Vizyon 2023 Projesi’nde son gelinen nokta nedir ve gelecekte ne tür adımlar atılması planlanmaktadır? Gölcük Vizyon 2023 projesinde her yıl, paydaş kurumlar bir araya gelerek bir sonraki süreçte neler yapılabileceğine dair toplantılar düzenlemektedir. Bu toplantılar neticesinde proje başvuruları alınarak bir sonraki yılın yol haritası belirlenmektedir. 2015 yılında bu kapsamda 10 adet proje kabul edilmiştir. Belirlenen ve kabul edilen bu projeler içerisinde sürekli hale gelen Uluslararası Seramik Sempozyumu ile Uluslararası Değirmendere Zühtü Müridoğlu Ahşap Heykel Sempozyumu olmakla birlikte, yörenin gençlerinden yaşlılarına, kültüründen geleneklerine, merkezdeki yaşamından kırsaldaki sorunlarına kadar pek çok konuda etkinlik yapılmaktadır. Bugüne kadar bu anlamda bir çok proje hayata geçirildi. Bu yıl da çalışma takvimine uygun olarak projeler sürdürülüyor. Önümüzdeki yıl için de yine proje başvuruları, paydaş kurumlar arasında değerlendirilerek, bölgemize en yararlı olabilecek projelerin hayata geçirilmesi için çalışılacaktır. Üniversitemiz akademisyenleri tarafından yapılan projelerin desteklendiği Bilimsel Araştırmalar Projesi (BAP) adında bir destek birimi mevcut. Bize BAP’ı ve neler yaptığını anlatır mısınız? Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP), evrensel veya ulusal ölçülerde, eğitime, bilime, ülkenin teknolojik, ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmasına katkı sağlaması beklenen bilimsel içerikli projelerdir. Bu projeler, yükseköğretim kurumu içi ve/veya dışı, ulusal ve/veya uluslararası kurum ya da kuruluşların katılımlarıyla da yapılabilirler. Kocaeli Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projesi Koordinasyon Birimi ise, Üniversitemiz bünyesinde yapılması planlanan Bilimsel ve Teknolojik araştırma projelerini desteklemek amacıyla kuruldu. Bugüne kadar çok sayıda projeye destek vermiş olan BAP Koordinasyon Birimi; araştırma sonuçlarının ulusal ve uluslararası nitelikte yayınlar yapılması ile Üniversitemizin bilimsel etkinliğinin arttırılması doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor. Üniversitemiz 2015 yılında Bilimsel Araştırmalar Projesi’ne başvuran kaç proje kabul edildi? Projelere ayrılan bütçe nedir? Gelecek yıl için üniversitemizin hedefi ne doğrultudadır? Üniversitemiz BAP Koordinasyon Birimi’ne akademisyenlerimiz hem proje bazında hem de destek anlamında başvuru yapabiliyorlar. Bu göz önüne alındığında ilk 9 ay itibari ile kabul edilen bilimsel ve teknolojik projelerin sayısı 43’tür. Bu tip projelere Mart 2015 itibari ile BAP Komisyonu tarafından alınan karar ile 150 bin TL’lik (alt yapı projeleri hariç ) üst limit getirildi. Hem kaynakların daha objektif kullanılması hem de daha çok projeyi destekleyebilmek adına bu karar alınmıştır. Bununla birlikte akademisyenlerimizin proje ve çalışmalarında acil ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik 6 bin TL üst limitli 66 Hızlı Destek (A6) projesine onay verildi. Ayrıca 24 adet Ar-Ge laboratuvarımıza her yıl 10 bin TL’ye kadar destek sağlanmaktadır. Bu yıl yine Eylül ayına kadar da 123 ulusal, 177 uluslararası olmak üzere 300 etkinlik katılım desteği sağlandı. Akademisyenlerimize bu destekler, ilgili kanunda belirtilen döner sermaye gelirlerinden, bilimsel araştırma projeleri için ayrılan paydan sağlanmaktadır. Önümüzdeki yıl için ise proje sayılarının ve niteliklerinin artması ilk önceliğimizdir. Ayrıca BAP Koordinasyon Birimimiz, her akademisyenimize istisnasız, her yıl için 1 ulusal ve 1 uluslararası etkinliğe katılım desteği veriyor. Önümüzdeki yıl itibari ile de iki veya daha fazla SCI yayını olan akademisyenlerimize yönelik uluslararası katılım destek sayısı iki katına çıkartılacaktır. BAP kapsamında ne tür projeler destekleniyor? Üniversitemiz akademisyenleri tarafından yürütülen bilimsel projeler 3 ana grupta değerlendirilerek desteklenir. Bunlardan ilki üst düzey akademik birikime sahip ve son teknolojiyi kullanabilecek bilgi birikimiyle donatılmış bilim adamlarının yetiştirilmesi ve eğitim-öğretim şartlarının geliştirilmesine yönelik proje önerileri olan Akademik Çalışmaları ve Eğitim Altyapısını Destekleme Programı’dır. Bu program altında ise akademisyenlerimizin projeleri 6 alt başlıkla desteklenmektedir. Bunlar, Eğitim ve Öğretim Kalitesini Geliştirme projeleri, Doktora ve Tıpta Uzmanlık Tezlerini Destekleme projeleri, Bilimsel ve Teknolojik Araştırma-Geliştirme projeleri, Bilimsel Etkinliklere Katılım Desteği, Ar-Ge Laboratuvar Desteği ve Hızlı Destek projeleridir. Ortak çalışma kültürünün geliştirilmesi ve ortak amaca yönelik eşgüdümlü çalışma kavramının yerleşmesini destekleyecek, birden fazla disiplini içeren bilimsel ve teknolojik araştırma projelerinin desteklendiği bir diğer ana grupta yer alan projeler de disiplinler arası işbirliği kapsamında değerlendirilir. Üçüncü ana grupta ise yerele yönelik projeler kapsamında bölgesel sorunların çözümlenmesine ve bölgenin sosyal ve kültürel yapısını araştırmaya yönelik projeler desteklenmektedir. BAP kabul sürecinde ne gibi kriterler göz önünde bulunduruluyor? Araştırma projeleri, Kocaeli Üniversitesi’nde öğretim üyesi bulunan her bilim dalı ile ilgili olarak, Beş Yıllık Kalkınma Planı hedeflerine, Kocaeli Üniversitesi senatosunun belirlediği üniversite bilim politikasına veya ülke bilim politikasına uygun konulara öncelik verilerek değerlendirilir ve seçilir. Araştırma projelerinin evrensel ve ulusal bilime, ülkenin teknolojik, ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmasına katkı sağlaması esastır. Projelerin tamamı değerlendirilmektedir. Projenin bütçesi doğrultusunda hakem/ler belirlenmekte ve proje önerileri değerlendirilip hakem raporları da dikkate alınarak BAP komisyonunda kabul veya ret kararı alınmaktadır. Dolayısıyla tamamen bilimsellik ön planda tutulmaktadır. Son olarak, bilimsel proje yapacak üniversitemiz akademisyenlerine ne gibi tavsiyelerde bulunmak istersiniz? Üniversitemiz akademisyenlerinin, yaptıkları çalışmalarda dış kaynaklı destek sağlayan projelere yönelmeleri ve bu tip proje başvurularında artış olması beklenmektedir. Bunlar, AB (Avrupa Birliği) projeleri özellikle Horizon 2020, TÜBİTAK, SANTEZ projeleri veya bakanlık destekli projeler olabilir. TÜBİTAK, ülkemizin hedef ve ihtiyaçları doğrultusunda üniversitelerimizin Ar-Ge potansiyelinin arttırılması amacıyla üniversitelere ödenecek kurum hissesi payını önemli ölçüde artırdı. Artık TÜBİTAK ARDEB tarafından yürütülen destek programları kapsamında proje yürüten her üniversiteye proje bütçesine ek olarak, proje bütçesinin %50’sine varan oranlarda kurum hissesi ödeyecektir. Bu projelere başvurmanın hem akademisyenimize hem de üniversitemize kaynak sağlayacağı gibi, prestij anlamında da getirisi olacaktır. Ayrıca akademisyenlerimiz, ürettikleri çalışmalar sonucunda ortaya çıkartacakları patentler ile, Türk Patent Enstitüsü’ne başvurdukları takdirde, başvuru desteği Rektörlük tarafından sağlanacaktır.
İLGİLİ HABERLER