Medikal Onkoloji Uzmanı Dr. Mustafa Şahbazlar, tıp literatüründe ‘primeri bilinmeyen kanserler’ olarak adlandırılan tümörlerde ilk odağın saptanması için belli tetkiklerin yapılması gerektiğini söyledi.
Bazı kanser türlerinin hangi dokudan başladığının, ilk odağının neresi olduğunun bilinememesi, onkoloji dünyasının önemli konuları arasında yer almaya devam ediyor. Nereden kaynaklandığı tespit edilemeyen bu tümörler, ‘primeri bilinmeyen kanserler’ olarak tanımlanıyor. VM Medical Park Bursa Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Uz. Dr. Mustafa Şahbazlar, Bilimsel Hekim Toplantıları kapsamında meslektaşlarına yaptığı sunumda bu tür kanserlerde, yapılan tüm detaylı muayene ve tetkiklere rağmen tümörün ilk odağının saptanamadığını açıkladı. Bu tür vakaların kanser sıklığı açısından 7-8’inci sırada olduğunu da velirten Uzm. Dr. Şahbazlar, “Bu kanserler, genellikle ileri yaşlarda sık görülen, çocuklarda daha nadir görülen vakalardır. Sık görülen bulguları ağrı, karaciğerde kitle, kırıklar, solunumda bozukluklar, lenf bezlerinin şişerek anormal büyüklüğe ulaşması, nörolojik bozukluklar ve kilo kaybıdır” diye konuştu.
Hedefe dönük tedavi olmalı
Uzm. Dr. Şahbazlar, ilaçla tedavi ya da cerrahi işlemin yapılıp yapılmayacağına karar verilebilmesi için çok önemli olan ilk tanısal değerlendirme ile ilgili şunları söyledi: “İlk tanısal değerlendirme, gereğinden daha kapsamlı tutulmalıdır. Klinik sonuçlara olumlu katkı sağlayacak belli tedaviler mümkündür. Kanserin hangi dokudan başladığını belirlemeye yönelik değerlendirmelere odaklanmak daha uygun olacaktır. Rutin kan alma, tam idrar testi ve bilgisayarlı tomografi yapılmalı. Kadınlarda jinekolojik muayene ve mammografi, erkeklerde testis muayenesi ve prostat ölçümü ilave olarak yapılmalıdır. Biyopsideki yorumlara göre de ileri tetkikler planlanabilir. Belirlenemeyen odağın saptanması, uygun kemoterapi yöntemlerinin uygulanması ve hedefe dönük tedavilerin sağlanabilmesi açısından avantaj sağlayacaktır.”
Sebebi bilinmeyen tümörlere dikkat
İLGİLİ HABERLER