Yatırım uzmanı Mehmet Arın, Suudi Arabistan petrol kuyularına yapılan saldırının güvenlik endişelerini artırdığını söyledi. Arın, yapılan bu saldırıyla küresel petrol arzınının azalmasından dolayı fiyatların yukarı yönlü harekete geçtiğini belirtti.
Geçtiğimiz hafta sonu Suudi Arabistan’ın doğusundaki Abqaiq ve Hujrat Khurais bölgelerinde bulunan 2 tesisine yönelik insansız hava aracıyla yapılan saldırı sonrası petrol fiyatlarında yukarı yönlü hareket gözlenmişti. Cuma günü 60 dolardan satılan Brent petrol, Pazartesi günü 69 dolara kadar yükseldi. Bugün ise Brent petrol biraz sakinleyerek sabah saatlerinde 68 dolardan işlem görüyor.
Invest AZ Yatırım Menkul Değerler e-Yatırım Hizmetleri Birim Müdürü Mehmet Arın, petrol piyasalarındaki duruma ilişkin açıklamalarda bulundu. Bu saldırının dünya piyasalarını etkilediğini söyleyen Arın, özellikle petrol ithal eden ülkelerin içeride 90 günlük bir rezerv bulundurmaları gerektiğini söyleyerek, ancak rezervler hızlı bir şekilde erimeye başlarsa petrol fiyatlarının da yukarı yönlü hareket etmesine etki edeceğini kaydetti.
Tüm dünya gibi bu saldırıyla ilgili herhangi bir beklentilerinin olmadığını belirten Arın, "Cuma günü piyasalar kapandığında bu hafta piyasalar tamamen FED’den gelecek Merkez Bankası kararına odaklanmıştı. Petrol piyasaları ve dünya piyasaları açısından oldukça olumsuz bir gelişme oldu. Çünkü hem Suudi Arabistan’a yapılan petrol kuyularına olan saldırı hem de güvenlik endişelerini yeniden ön plana çıkması, Pazar günü piyasaların açılmasıyla beraber petrol fiyatlarının yaklaşık yüzde 20’ye yakın yukarı yönlü hareketle başlamasına sebep oldu" dedi.
"Jeopolitik anlamda risklerin yeniden gün yüzüne geldiğini görmekteyiz"
ABD Başkanı Donald Trump’ın yapmış olduğu açıklamasına değinen Arın, "Trump’ın açıklaması daha çok İran’ı suçlar şeklindeydi. İran’dan da karşılık bir açıklamada geldi. Suçlanmamalarını gerektiğini belirten bir açıklama yaptılar. İran’da bundan sonra ABD hükümetine ait olan bütün birimler radarımız altında demişti. Jeopolitik anlamda risklerin yeniden gün yüzüne geldiğini görmekteyiz" ifadelerini kullandı.
"Petrole dayalı olan ürünlerde yukarı yönlü hareket ve buna bağlı olarak fiyat artışı görebiliriz"
İlk etapta vatandaş bünyesinde çözülecek bir konu olmadığını sözlerine ekleyen Arın, "Öncelikle ortada bir sorun var. Bu sorunu kim gerçekleştirdi, bu saldırıyı hangi ülke veya örgüt yaptı? İlk önce bunun ortaya çıkarılması gerekiyor. Ardından da petrol üreticisi ülkelerin bir araya gelerek, ortak bir konsensüste karar vermesi gerekiyor. Çünkü eğer böyle bir saldırı yapıldıysa bundan sonrada devam edeceğini ve farklı ülkelere de yansıyacağıyla ilgili belirsizlik ortaya koyuyor. Gelişmekte olan ülkeler tarafından baktığımızda, Türkiye daha çok petrol ithal eden ülkeler arasında yer alıyor. Şuan için vatandaşın bir şey yapmasına gerek yok. Ama petrole dayalı olan ürünlerde bir miktar yukarı yönlü hareket ve buna bağlı olarak fiyat artışı görebiliriz. Ancak bu saldırının sonucu olarak da ülkeler nasıl bir yol izleyecekler. Buna dikkat etmemiz gerekiyor. Bu durum ABD ve İran arasında kalmayacaktır. Rusya ve İngiltere’de bir açıklamada bulunmuştu. Şuan için dünyanın konjonktürel durumu da piyasaların ve ülkelerin de herhangi bir fiziki savaş veya ticaret savaşının yeniden aktif olarak İran’a bir yaptırımın olmayacağını düşünüyorum. Vatandaş nezdinde şu an için çok fazla bir şey yok" şeklinde konuştu.
"Petrol ithal eden ülkelerin rezervleri hızlı bir şekilde erimeye başlarsa petrol fiyatları da yükselecektir"
Bu saldırının petrol fiyatlarını sürekli yukarı yönde gitmesini etkileyecek bir beklenti olarak söylemenin doğru olmadığına dikkat çeken Arın, "Öncelikle Suudi Arabistan petrol kuyularının ne kadar sürede yeniden faaliyete geçmesi gerekiyor ya da nasıl geçecek ona bakmamız gerekiyor. Yani bu bir ay süre içerisinde de olabilir, altı ay süre içerisinde de olabilir. Bunun dışında Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) nasıl bir önlem alacak? Diğer ülkelere bakarsak; petrol ihraç eden, petrol üreten ülkeleri teşvik etmek amacıyla ya da kapasitelerini arttırmak amacıyla karar çıkacak mı? Çünkü İran en önemli konu. İran’ın petrolü var ama ABD yaptırımlarından dolayı petrol çıkartamıyor. Diğer ülkelere baktığımızda ise onların bir anda kapasitelerini arttırmaları çok fazla söz konusu değildir. Genel itibariyle baktığımızda özellikle petrol ithal eden ülkelerin içeride 90 günlük bir rezerv bulundurmaları gerekiyor ama bu rezerv hızlı bir şekilde erimeye başlarsa petrol fiyatlarının da yukarı yönlü hareket etmesine etki edecektir" açıklamalarında bulundu.
"Hem petrol hem de brent petrolde bir miktar daha fiyatlarda soğuma var"
Şu anda hem petrol hem de brent petrolde bir miktar daha fiyatlarda soğuma olduğunu söyleyen Arın, "Açılış öncesi rakamlara gelmeye çalıştı ama dünyada tabi belirsizlik var. ABD tarafından nasıl bir gelişme olacak, suçlusu kim, İran nasıl bir politika izleyecek ve OPEC nasıl bir çağrıda bulunacak. Bunların hepsi merak konusu olarak duruyor. Bu dönemde bu tip politik risklerin yanında jeopolitik risklerin olabileceği şekilde vatandaşların ve yatırımcıların hareket etmesi gerekiyor. Ama maalesef ön görülen riskler var, birde ön görülemeyen riskler var. Ön görülemeyen riski, 2020 yılında ABD başkanlık seçimleri süresi boyunca ABD ve İran arasında ki bu tip çekişmelerin olabilmesini beklememiz gerekiyor" diye konuştu.
Petrol kuyularına yapılan saldırı fiyatları yükseltti
İLGİLİ HABERLER