Kuaför Hüseyin Alkan azmin zaferini anlatıyor

2016 ve 2017 yıllarında Hairist Yılın Kuaförü yarışmasında kesim, renklendirme ve şekillendirme topuz kategorilerinde birincilik kazanan kuaför Hüseyin Alkan kanser hastaları için yaptığı sosyal çalışmalarla takdir topluyor.

Samsun İlkadım’da kuaförlük yapan 33 yaşındaki Hüseyin Alkan, sosyal medya hesabından başlattığı kampanyayla pek çok kanser hastasının yüzünü güldürmeyi başardı. Alkan, “Kanser hastalarına psikolojik destek sağlamak için böyle bir çalışma yapmaya karar verdim. Lösemi hastasının saçlarını kestiğinde çok etkilendim. Kemoterapi tedavisi gören hastaların saçlarının döküldüğünü, bunun da hastalarda ve yakın çevresinde moral bozukluğu oluşturduğunu anlatarak hastalar için bir şeyler yapmak istedim. Bir müşterimin lösemi hastası olan kızının saçlarını kesmeye gittiğimde yaşadıklarım beni çok etkiledi” dedi.

İlk katıldığı eğitimde Sibel Bircan, Cem Ardıç, Cemil İrez ve Damla Arı’yı izlemeye gittiğini onları izlerken sahnede duruşları, kattıkları çok farklı geldiğini anlatan Alkan, “Sadece bakmıyordum onu yaşıyordum. Onları takip etmeye başladım sosyal medyadan. Kendime ait bir tablet ve bizim eski bir fotoğraf makinesi vardı. İkiz kardeşim Hasan hem çalışıyordu, hem salonunun işletmesini yapıyordu. Benim tasarladığım saçların fotoğraflarını çekiyordu. Her çektiğimiz karenin her yıl ilerlediğini fark ettik. Her paylaştığımız bir öncekinden daha iyi oldu. Yaptığımız her saçın daha iyi sonuçlandığını gördük. Samsun’da belli bir noktaya geldik. Evlendim, çocuğum oldu. 2015 yılında Mustafa Kemal Kültür Merkezi’ndeki Hairist etkinliğine katıldım. Metin Bahçecik gibi kuaförlük markalarını orada görünce heyecanlandım. Yılın Kuaförü Yarışması’nda ödüller alınırken seneye bu sahnede olacağım dedim. Gri trendi çıkmıştı. Yurt dışında tasarlanan saçları incelemeye başladım. Yarışmaya hazırlanırken kendimi geliştirdim. Ben topuz alanında iyi olduğumu düşünüyordum. Renklendirme konusunda bu kadar iyi olduğumun farkında değildim. Yarışmayı görünce hedef koydum kendime. İlk katıldığım ayda derece aldım. Bu beni daha da heyecanlandırdı. Kupam geldi, başarılı oldum, daha çok çalıştım. Neredeyse her ay finalist oldum. Sahneye çıktım. Orada önümün açık olacağını düşündüm. Yerimde duramıyordum. Üçüncüler, ikinciler açıklandı. Çok üst düzey salonlardan kazananlar oldu. Yıldırım Özdemir bu sene bir ilk yaşanıyor iki kategoride tek birinci var dedi. Birinci açıklandı ismimi duyunca çok sevindim. Hiç beklemediğim dereceyi aldım. Onun gururu ile kardeşimi, annemi aradım. Cemil İrez ve Suat Tekten’e siz benim idolümsünüz dedim. Suat Tekten ile akşam yemek yedik. Bana destek oldu. Yoğun tempo çalıştım. Samsun’da iş potansiyelim yükseldi. İşlerim daha çok arttı.” diye konuştu.

Bir önceki sene Wella TrendVision’a katıldığını, Türkiye’nin farklı yerlerindeki kuaförlere ilham olduğunu anlatan Alkan daha sonra şunları söyledi; “Muğla’dan Kocaeli’nden kuaförlerle görüştüm ve destek oldum. Nasıl yarışmaya katıldığımı anlattım. Bana danışanlardan finalist olanlar oldu. Biz Samsun dışına çıkabildik. Samsun’un dışındaki bu atmosferi yaşamışım bu havayı soludum ve insanlara faydam dokundu. Bu benim ruhumu okşadı. Alternative Hair Show için hazırlandım. İngilizce kursuna gidiyorum. Londra’da bir deneyim yaşadım. 6 bin kişinin önüne çıkıyorsunuz ve insanlar ışıklar gibi görünüyor. Onların karşısındaydım. Japonya’dan Tayland’dan, Afrika’dan birçok kuaför ile tanıştım. Japon bir kuaför 3 boyutlu bir gözlükle kesim yapıyordu. Saçın üzerindeki tüyü görüyordu. Ben orada eğitim aldım, izledim, beslendim. Bu yaşadığım benim için büyük deneyimdi. Arkaya döndüm resim çektim buraya bir daha geleceğim dedim. Tamamlanmayan bir duygu vardı içimde. Benim için çok büyük bir artısı oldu. Londra çok güzel bir hayaldi yeni bir Londra hayali başladı. Daha çok çalışmam gerekiyordu. Bu başarıyı tekrarlamak istiyordum. Biz pratikte çok iyiyiz, teknikte çok iyi değiliz. Londra’da herkesten bir şeyler aldım. Ben kendime inanıyordum. Suat Tekten, Cemil İrez bana feyz verdi. Biri omzunuza dokunuyorsa güvenip, inanıyorsa, başarabilirsin demektir. Onlar bunu bana hissettirdiler. Eğer başaramazsam onların bana verdiği desteğin karşılığını veremem diye düşündüm.

Hairist 2017’de aynı zamanda Yıldızlar Geçidi için sahneye çıktım. Yılın Kuaförü Yarışması’nda iki yıl üst üste kazanamam dedim. Rakiplerim de iyiydi. Gürkan Duman’ı, Hakan İpekel’i rakip olarak görüyordum. Ben daha sakin duruyordum. Kazanamazsam hayal kırıklığı yaşamak istemiyordum. Üçüncüler açıklandı. Her iki kategoride üçüncü seçilince kardeşim ile göz göze geldik. Çok üzüldüm. İkinciler açıklandı. Kendimle ilgili bir umudum yoktu. Her iki kategoride yine birinci olduğum açıklandığında sahneye gelince boğazım düğümlendi, karmaşık bir duyguydu. Kardeşim ağlamaya başladı. İnsanlar benimle fotoğraf çektirmek istediler. Kesinlikle herkesin bu duyguyu yaşaması lazım. Para kazanabilirsin, çok iyi saç yapabilirsin, aşık olabilirsin her şey olabilir. Ama bu duygu başka bir duygu.

Fakat iki yıldır birincilik alamadım. İkinci oldum. Benim katıldığım model Afrika’lıydı. Bana inandı. Uzun saçlarını kestirdi. Saçı hazırladım. Farklı bir renk kullanmak istedim. Sıra dışı bir görünüm yakalamak istedim. Afrikalıların saçlarının o kadar zor olduğunu bilmiyordum. Hazırlıklarımı yaptım. Bana TrendVision’da derece almak daha kolay geliyordu. Hakan İpekel ile beraber çalışıyoruz. Benim birinci olmam için bana destek verdi. Ben de ona destek oluyordum.

İşimi aşk ile yapıyorum. Dostluk, paylaşım var. Kuaförlük içinizdeki tutkuyu aşka dönüştürüp saça yansıtabilmek. Herkes bir şekilde bir noktaya ulaşabiliyor. Herkesin şansı var. Fırsatları değerlendirmeliyiz.”
İLGİLİ HABERLER