Sakarya Üniversitesi Akademik ve Sosyal Gelişim Merkezince (SASGEM) düzenlenen Çarşamba Konferanslarının bu haftaki konuğu Prof. Dr. Mehmet Paçacı oldu. Paçacı, konferansta “Batı’da Son Dönem Müslüman Karşıtlığı” konusunu ele aldı.
İslam’ı Avrupa’nın bir parçası olarak değerlendiren Paçacı, “İslam, Avrupa’ya yabancı değil, Avrupa da İslam’a yabancı değil” ifadelerini kullanarak konuşmasına başladı. Batı’da Müslüman karşıtlığını, İslam düşmanlığını Haçlı Seferlerine dayandıran Paçacı, günümüzde İslamofobinin temelinin o zamanlardan atıldığını söyledi.
Paçacı, İslam karşıtlığının 2. Dünya Savaşından sonra Doğu-Batı soğuk savaş süresinde çok fazla gündeme gelmediğini söyledi ve 11 Eylül saldırılarını dönüm noktası olarak değerlendirdi. 11 Eylül sonrasında tekrardan İslam karşıtı düşüncelerin hatırlanıp gündeme geldiğini açıkladı. Batı’da Müslüman karşıtlığı söyleminin artık ırkçılık boyutuna geldiğinden ve bu söylemin politik bir duruş olarak kendisini ortaya koyduğundan bahsetti.
Prof. Dr. Paçacı, son dönemlerde Müslüman nefreti ve ırkçılığın en önemli sebeplerinden birisinin sosyal medya olduğunu, Müslümanlardan olumlu bir şekilde bahseden neredeyse hiçbir haber ve basın içeriği göremediğimizi söyledi. Örnek olarak Yeni Zelanda’daki Christchurch cami saldırısını örnek verdi. Bu saldırı olayının sadece Yeni Zelanda’da kalmadığını, saldırıyı yapan kişinin kendi ideolojisini sosyal medyadan yayınladığı ve tüm dünyanın bu saldırıdan haberdar olduğunu sözlerine ekledi. Bu saldırının ardından İngiltere’de Müslüman karşıtı olayların %600 arttığından bahsetti.
“Avrupa’da her seçim Müslüman karşıtlığının yeniden hatırlandığı, yeniden meselelerin gündeme getirildiği bir zaman dönümüne dönüşüyor.”
Paçacı, Müslüman karşıtlığında etkin rol oynayan unsurları “Basın, politika, Avrupa’daki merkez politik partilerin sağa kayması ve ırkçılığa prim vermesi” olarak açıkladı. Göçmen karşıtlığının da İslamofobiyle birleştiğini belirten Paçacı; ırkçılığın ve Müslüman karşıtlığının hâkim olduğu ülkelerde anayasaların insan hakları ilkelerine göre düzenlendiğini, hukukun temelinde bu ilkelerin yer aldığını söyledi.
Paçacı, Avrupa’da Müslümanlara karşı şiddete dönüşen olayları öncelikle doğru tanımlamanın öneminden bahsetti ve bunun Müslümanlara karşı ırkçılık olduğunu belli etmek gerektiğini söyledi. Yapılan birçok saldırının raporlanmadığından bahsederek bu konuda Müslümanların bilinçlenmesini ve hukukun kullanılması gerektiğini belirtti.
Paçacı, konuşmasında son olarak Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) hakkında konuştu. 57 ülkenin üye olduğu bu teşkilatta Müslümanlara ya da Yahudilere karşı yapılan ayrımcılıkların devlet kurumlarında ya da toplum içerisinde gözlemlenip raporlandığını söyledi. Son olarak, esasen hiçbir ülkenin temel hak ve hürriyetleri çiğnemiş bir ülke görüntüsü vermek istemediğinden söz ederek konuşmasını tamamladı.