Üniversite tercihi yapacak olan öğrencilere son tavsiyelerde ve uyarılarda bulunan Kariyer Danışmanı Nur Erdem Özeren gençlerin “Şimdiden daha geleceğin mesleklerine göre seçim yapmaları gerekmiyor. Ne iş yapacaklarına karar verip o işi yapabilecekleri bölüm alternatiflerinden birini seçsinler” dedi.
18 Temmuz’da sınav sonuçlarının açıklanacağını duyuran Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün aynı zamanda tercihlerin de 23-29 Temmuz 2019 tarihleri arasında yapılacağını bildirdi. Yıllarca bu sınava emek veren öğrenciler de şimdiden aileleri ile birlikte hangi üniversite ve bölümleri tercih edecekleri konusunda araştırmalara başladı. Bu anlamda hem gençlerin kafasındaki yanıtlanmamış sorulara cevap veren Arel Üniversitesi Mütevelli Heyet Danışmanı ve Kariyer Danışmanı Nur Erdem Özeren aynı zamanda da tercihler hakkında tavsiyelerde bulundu.
“50 yıl boyunca hangi mesleklerin var olacağını ya da yok olacağını şuan kimse bilmiyor”
Özellikle son zamanlarda geleceğin meslekleri ya da zamanla kaybolma ihtimali olan mesleklerle ilgili çıkan açıklamalara katılmadığını ve bu anlamda öğrencilerin olumsuz etkilenmemesi gerektiğini düşünen Nur Erdem Özeren, “Ne meslek ne de bölüm olarak değil de ne iş yapacaklarına karar verip o işi yapabilecekleri bölüm ve alternatiflerinden birini seçsinler” dedi. Özeren aynı zamanda, “Lütfen şu meslekler son bulacak, bu meslekler çok popüler olacak diyen kimseyi dinlemesinler. Çünkü gençler 5 yıl sonra başlayıp 50 yıl çalışacaklar. 50 yıl boyunca hangi mesleklerin var olacağını ya da yok olacağını şuan kimse bilmiyor. Bugünkü eğitim sistemi gelecekte adını bilmediğimiz mesleklere insan yetiştirmiyor. Dolayısıyla gençlerin şimdiden daha geleceğin mesleklerine göre seçim yapmaları gerekmiyor. Bu iş mesleğe ve bölüme göre yapılmaz. Hiç birimiz şuan geleceği bilmiyoruz. Hiçbir sektör bitmeyecek, bütün meslekler şekil değiştirecek bugün var olan mesleklerin yarısı kaybolacak ve yepyeni meslekler olacak ama bunları şuanda bilmediğimiz için buna göre seçim yapamazlar” şeklinde konuştu. Özeren aynı zamanda gençlerin bilgi kirliliğinden uzak durmasını ve herkese inanmamaları konusunda da, “Bilgi kirliliğin içerisinde öğrenciler her televizyona çıkıp söz söyleyenin her uzman olduğu söylenenin, üniversitedeki herkesin söylediklerinin doğru olduğunu düşünmesinler. Herkes kariyer danışmanı değildir. Doğru kişiden doğru bilgi almaya dikkat etsinler. Deneyim burada çok önemli meslekleri ve üniversiteleri de deneyim etmiş insanlardan dinlesinler” ifadelerini kullandı.
“Kılavuzdan bakarak tercih yapmasınlar”
Gençlerin tercihlerle ilgili olarak şimdiden çalışmaya ve araştırmaya başlamalarını gerektiğinin de altını çizen Özeren, “Her şeyden önce çok geç kalmasınlar ve şimdiden mesleklerini ve ne iş yapacaklarını seçmek için adım atabilirler. Üniversite seçimi için üniversiteleri ziyaret etsinler, sadece kılavuzdan bakarak tercih yapmasınlar. Çok fazla kafalarını karıştıracak bilgi ve yorum olacak etraflarında. En doğru bilgiyi teyit edip o şekilde hareket etsinler. Yorumlara göre değil bilgilere göre karar versinler. Lise rehber öğretmenleri tercih döneminde öğrencilere yardımcı oluyorlar. Ancak üniversite ve meslek sayısı çok fazla arttığı için hocalarımız da bu hıza ayak uyduramayabiliyorlar. Bunun da negatif sonucu olarak; öğrenciler sayısal bilgilerle istatistiklere göre tercih yapabiliyorlar. Bu hataya düşmesinler. Üniversiteler de bu dönemde burslarıyla ön plana çıkıyor. Orada da sadece üniversitenin burs imkanlarına değil iş hayatına onları nasıl hazırlayacakları konusundaki ve mezuniyet sonrası çalışmalarına odaklansınlar” dedi.
“Uçmak üzere olan kuşa hala kanatlarını kuvvetlendirmesi için imkan tanımazsanız, uçamaz”
Tercihler konusunda aile faktörünü ve baskılar hakkında da değerlendirmelerde bulunan Özeren , “Aileler çocuklarının kendilerini tanımasında destek olabilirler” diyerek, “Hepsi çocuğu için en iyisini istiyor ve aslında doğru yaptığını zannediyor. Bilse ki yaptığı yanlış, zaten yapmaz. Çocuğundan şikayetçi olan aileler varsa, önce dönüp kendilerine baksınlar. O çocuk onların eseri! Ben yetiştirmedim ki! Zaten model alıp, ailesine bakarak karakteri şekillenmiş o kadar çok genç var ki. Aileler çocuklarının kendilerini tanımasında destek olabilirler. Çünkü kariyer planlamada en önemli eksiklerden biri gençlerin kendilerini tanımaması. Bu anlamda aileler destek olabilir. Ancak bunun dışında hiçbir konuda, öğrenci sorup talep etmedikçe onun adına karar vermeye de, araştırmaya da kalkmamalılar. Yuvadan uçmak üzere olan kuşa hala kanatlarını kuvvetlendirmesi için imkan tanımazsanız, uçamaz” diye konuştu.
‘Kariyerine İlk Adım’ bursu ve sektörel işbirliği
Son olarak da Arel Üniversitesi olarak bu sene öğrencileri bekleyen yeni projelerden ve burstan bahseden Özeren, “Hem ön lisans hem de lisans programlarımızda Üniversite olarak bu yıl öğrencilerimize ‘Kariyerine İlk Adım’ adı altında bir burs veriyoruz. Öğrencilerin kendilerini keşfedip kendilerine uygun bölümü seçmeleri durumunda burslu okudukları dolayısıyla kariyerlerine ve geleceklerine yatırım yaptıkları bir burs sistemi var. Bu tüm programlarda uyguluyoruz. Diğer bir yeni adımımı da ArelPro markasıyla 100’e yakın şirketle sektör iş birliği yaptık ve sektörel derslerle şirketlerin öğrencileri yetiştirdiği bir eğitim programına gidiyoruz. Bütün bunların yanında iş dünyası hazırlık programı yapıyoruz. İş dünyasının beklentileri için kulüp, sivil toplum örgütleri, yurt dışı, staj vb. konularda öğrencileri teşvik ettiğimiz bir programımız var. Gelecek yıldan itibaren öğrenciler böyle bir eğitim programına tabi tutulacaklar” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Yorumlar
Yorum yapmak için, isterseniz giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *