Dünya petrol ticareti için hayati önem taşıyan Hürmüz Boğazı iki petrol tankerine yapılan saldırı nedeniyle yeniden dünya gündemine girdi. Japon tanker gemisi mürettebatının ‘uçan bir obje’ gördüklerini söylediği belirtiliyor. ABD saldırı nedeniyle İran’ı sorumlu tutarken, İran yönetimi tüm suçlamaları reddediyor. İstanbul Aydın Üniversitesi Enerji Politikaları ve Piyasaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (EPPAM) Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Filiz Katman ABD tarafından yapılan tehditkâr açıklamaları, “ABD son dönemde dış politikada ‘kontrollü kriz yönetimini uyguluyor” sözleriyle yorumladı.
Günlük 30 milyon varil petrol geçişi ile dünyanın en önemli petrol deniz geçiş noktasını oluşturan Hürmüz Boğazı, nükleer anlaşmadan çekilen ABD yönetiminin İran’a yönelik sürdürdüğü baskı politikası gereği giderek ısınıyor.
Geçtiğimiz günlerde iki petrol tankerine yapılan saldırı sonrası İran’ı suçlayan ABD yönetimi, bölgede bulunan deniz gücüne ek olarak bir destroyer yollama kararı almıştı. İstanbul Aydın Üniversitesi Enerji Politikaları ve Piyasaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (EPPAM) Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Filiz Katman, Hürmüz Boğazı’nın önemini ve ABD’ni İran’a yönelik tutumunu yorumladı. Katman, “Amerika son dönemde dış politikada kontrollü kriz yönetimi uyguladığı için istediği amaçları gerçekleştirmek için krizi yönetmeyi tercih ediyor.” ifadelerini kullandı.
“Çin petrol ithalatının yarısını Hürmüz’den yapıyor”
Hürmüz Boğazı’nın stratejik önemine değinen Dr. Filiz Katman, “Günlük 30 milyon varil petrol ile dünyanın en önemli petrol deniz geçiş noktalarını oluşturan geçitlerden biri olan Hürmüz Boğazı enerji jeopolitiği açısından önemli geçiş noktalarından biridir. Diğeri olan Malakka Boğazı’nın alternatifi var iken Hürmüz Boğazı’nın alternatifi bulunmuyor. Ortadoğu petrolünün %75’inin (17 milyon varil) buradan geçerken 2020’de 35 milyon varil petrol taşınması öngörülüyor. Sadece dolu tankerler açısından değil boş tankerlerin de yüklerini almak için geçtiği düşünüldüğünde Hürmüz Boğazı’ndan on dakikada bir tanker veya ticari gemi geçişi var. Asya ülkelerine giden petrolün büyük bir kısmı Hürmüz Boğazı’ndan geçmektedir. En yüksek orana Japonya sahipken (petrol ithalatının 3/4’ü) Çin ise ikinciliğe sahiptir (petrol ithalatının yarısı)” şeklinde konuştu.
“İran karşıtı blok ABD öncülüğünde oluşturuldu”
Körfez ülkelerinin oluşturduğu ‘İran karşıtı bloğun’ ABD öncülüğünde gerçekleştirildiği belirten Dr. Katman, “İran ile yapılan anlaşmanın ’olabilecek en kötü anlaşma’ olduğu iddiasını savunan Amerika haricindeki anlaşma tarafları İran ile sürecin varlığını sürdürmesi için INSTEX gibi alternatif yöntemler arayışında. Diğer taraftan ABD ile Avrupa ülkeleri arasında genel olarak uzaklaşma yaşandığı için Transatlantik birliğinden eskisi gibi söz etmek mümkün görünmüyor. Orta Doğu’da İran karşıtı blok hâlihazırda ABD’nin son dönem hamleleri ile oluşmuş durumda” ifadelerini kullandı.
“Türkiye- İran ilişkilerini enerji belirler”
Türkiye’nin Hürmüz Boğazı krizinde izleyeceği politikayı değerlendiren Dr. Filiz Katman, “Türkiye-İran ilişkilerinde enerji parametresi önemli. Diğer taraftan Türkiye’nin Batı ittifakının sorgulandığı noktada Türkiye ulusal çıkarları doğrultusunda durum değerlendirmesi yaparak politikasını durumsallık çerçevesinde oluşturur” açıklamasında bulundu.
Yorumlar
Yorum yapmak için, isterseniz giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *