Sakarya Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkanı Av. Elif Erdem Düzgün, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı sebebiyle makamında ağırladığı çocuğun devlet korunmasında olduğunu açıklamasıyla Çocuk Hakları Sözleşmesinin ve Anayasa’nın "özel hayatın gizliliği" düzenlemesinin hiçe sayıldığını kaydederek, 23 Nisan’ın bu kabul edilemez olayla gölgelendiğini vurguladı. Ayrıca Düzgün, Ramazan ayı olması nedeniyle çocuğa çikolata ikram edilemediği beyanının ise akıl ve vicdanın kabul edebileceği bir söylem olmadığını belirtti.
Düzgün’ün açıklamasının tamamı şu şekilde:
“23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı maalesef bu yıl kabul edilemez bir olayla gölgelenmiştir. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı olarak atanan Derya Yanık, makamında ağırladığı bir çocuğumuzun Devlet korumasında olduğunu belirterek hem Türkiye'nin taraf olduğu en önemli sözleşmelerden biri olan B.M. Çocuk Hakları Sözleşmesini, hem de Anayasa’nın "özel hayatın gizliliği" düzenlemesini hiçe saymıştır. Ayrıca Çocuk Koruma Kanunun uygulanmasına dair yönetmeliğin Gizlilik başlıklı 26. Maddesinde “ Çocuklara ilişkin koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının alınması ile uygulanmasına ilişkin tüm süreçlerde çocuğun avukatı hariç olmak üzere çocuğun kimliği, adresi, fotoğrafları, yaşadığı travmalar gibi çocuğa ve yakınlarına ait her türlü bilgi ve bu bilgilerin yer aldığı rapor ve belgeler ile kayıtlar gizli tutulur. Yazışmalar gizlilik ilkesine uygun bir şekilde gerçekleştirilir.” hükmü yer almaktadır. Çocuğumuz devlet korumasında olmasına rağmen, gizlilik ilkesi bizzat Bakanın kendisi tarafından ihlal edilmiştir. Bu kesinlikle kabul edilemez.
Çocuğa yönelik bu hak ihlali yetmezmiş gibi Ramazan ayı olması nedeniyle kendisine çikolata ikram edilemediği beyanı ise akıl ve vicdanın kabul edebileceği bir söylem değildir. Bakanın muhatabı 10 yaşında bir çocuktur ve makamında konuk ettiği çocuğa dini inanç vurgusu ile yaklaşımı da hoş olmamıştır.
Korunmaya muhtaç çocukların devletin şefkatli eli altında korunmaya alınması gerekirken incitilmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. Kamuoyuna duyurulur.”