‘İpeğin Hikâyesi’ İnegöl’de sergilendi

İnegöl Belediyesi ve Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Umurbey İpek ve Tasarım Merkezi ile birlikte düzenlenen ‘İpeğin Hikâyesi Atölye Çalışması’ İnegöl Kent Müzesinde öğrencilerin ve vatandaşın izlenimine sunuldu.

Eskiden İnegöl halkı için bir gelir kaynağı olan ve günümüzde artık unutulmaya yüz tutmuş ipek böcekçiliği ve ipek dokumacılığı, İnegöl Kent Müzesi’nde Umurbey İpek ve Tasarım Merkezi atölye çalışmasında uzman eğitimciler tarafından öğrencilere ve vatandaşa yeniden anlatılıyor. Eğitimciler, ipek böceğinin yumurtalardan başlayarak ördüğü kozanın içerisinde bir kelebeğe dönüşünceye kadar geçirdiği aşamaları, kozadan ipeğin nasıl alındığı ve iplik haline gelerek dokuma tezgâhlarında işlendiğini aynı zamanda ipeğin kullanım alanlarını da birer birer uygulamalı olarak anlattılar.

Umurbey İpek ve Tasarım Merkezi eğitimcileri, kurulan ipek ayrıştırma ve ipek dokuma tezgâhlarında hem öğrencilere hem de vatandaşa ipeğin hikâyesini tezgâhların başında uygulamalı olarak anlattılar. Etkinliğe katılarak incelemelerde bulunan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, bazı tarihsel kayıtlara da yer verdi. İnegöl için ipeğin tarihteki önemini ifade eden Taban, “1832 yılında İnegöl’den geçen Fransız Gezgin Charles Texier, kitabında İnegöl için "Şehrin nüfusu üç bini buluyor. Halkı kerestecilik yapar ve ipek böceği yetiştirir” diye yazar. Şemsettin Sami, Kamus-al Âlâm adlı eserinde ise İnegöl halkının geçim kaynakları arasında ipekçiliği de sayar. Ayrıca Cerrah’ta altı ve Yenice’de bir iplik fabrikası bulunmaktaydı. İnegöl’de 1960’lı yıllarda koza alım merkezi olarak, önce Ticaret ve Sanayi Odası sonra ise Kız Meslek Lisesi binaları kullanılırdı” dedi.



“Bu değerleri geri kazanmalıyız”

Günümüzde neredeyse hiç üretilmediği düşünülen ipeğin, İnegöl’ün İhsaniye Mahallesi, Türkiye genelinde damızlık ipek böcekçiliği üretimi yapan 3 köyden biri durumunda olduğunu ifade eden İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, ”Bu çok önemli bir bilgi, bugün İpek böcekçiliğini çok yoğun bir şekilde üretilmediği ve neredeyse son bulduğu için bitmiş gözüyle bakabiliyoruz. Sağlık alanında, ameliyatlarda ve daha birçok alanda ipeğin kullanıldığını görmek çok ilginç, tabi insanın aklına şu da geliyor değerli olan işleri açıkçası insanlar keşfetmişler başka yerlerde üretilmesin diye de mücadele vermişler. Ama inşallah hiç olmazsa bundan sonraki süreçte bu konuda bir şeyler yapabiliriz. Ben emeği geçenleri canı gönülden kutluyorum, burada olan herkese çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.