Bursa Medicabil Hastanesi, gerçekleştirdiği kurum içi seminerlerle sağlık çalışanlarını bilgilendirmeyi sürdürüyor.
Uzman Psikolog Başak Mutlu tarafından verilen seminerde “afet psikolojisi” ele alındı. Başak Mutlu, afet yönetiminin çok süreçli ve disiplinli bir yapıya sahip olup, afetlerin önlenmesi ve zararların azaltılması maksadıyla yapılan çalışmalar olduğunu söyledi.
Afet anlarında manevî müdahalelerin fertleri kurtarmaya yönelik acil fizikî müdahaleler kadar önemli olduğunu ifade eden Mutlu, “İnsanların beden veya ruh bütünlüğüne yönelik derinden bir tehdit yaşaması veya şahit olmasına travmatik olay diyoruz. Travmaya mâruz kalan bir insan yas sürecine girer. Bu doğaldır. Travmatik hadiseler, fertlerde farklı etki ve sonuçlar doğurur. Travma sonrası süreçte irâde dışı gelen belirtiler, olumsuz duygu durumu, çözülme, kaçınma ve uyarılma belirtileri görülür. Ayrıca, olaya doğrudan maruz kalanların yanı sıra, travmatik olaya şahit olan mağdur yakınları ve yardım çalışmasında görev alanlarda da travmatik stres emâreleri görülebilir” dedi.
“İyileşmek zaman alan bir süreçtir”
Bu dönemde insanın kendi kendine iyileşme çabaları gösterdiğine dikkat çeken Mutlu, “Travmatik bir olay yaşayanlar, bunu unutmaya çalışmak yerine, güvendiği kişiler ve dostlarıyla duygularını paylaşmalı. Sağlıklı beslenmeye, iyi dinlenmeye dikkat etmeli ve kendilerini iyi hissettiren faaliyetlere katılmalıdırlar. Bu süreçte bazı günler daha zor, bazı günlerse kolay geçecektir. Sonuç olarak iyileşmek zaman alır” diye konuştu.
Yaşanılan afet olaylarında psikolojik ilk yardımın nasıl uygulanması gerektiğine dair bilgilendirmelerde bulunan Uzm. Psk. Başak Mutlu, “İlk olarak travmaya uğrayan kişilerin o ortamdan uzaklaştırılması gerekir. Kişiye güvenli bir ortam sunmalı ve anlayışla onun travmayı anlatmasına izin vermelisiniz. Kişiye yaşadığı olayı sindirebilmesi için zaman tanımalı, onun beslenmesine ve dinlenmesine yardımcı olmalısınız” şeklinde konuştu.
Travma süreçlerinde çocuklara yaklaşımın yetişkinlerden farklı olduğunun altını çizen Mutlu, “Çocuklar endişe duydukları konuları açtığında yetişkinler bunları konuşmaktan kaçınmamalıdır. Çocuğun olay hakkındaki duygu ve düşüncelerini ifade etmesi önemlidir. Bunun yanı sıra, çocuklara açıklamalarda bulunurken soyut ifadelerden kaçınılmalıdır. Afet olaylarının ardından, çocukların yemek, banyo, uyuma saati gibi rutinlerinin aksamamasına önem göstermeliyiz” dedi.
Yorumlar
Yorum yapmak için, isterseniz giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *