Sultangazi’de iki grup arasında çıkan kavgada arada kalarak boynuna makas saplanarak felç kalan ve hastaneden 17 gün sonra evine gelen Ezel Erdem, “Ben yürümek istiyorum, sağlığıma kavuşmak istiyorum. Yapanların cezalarını çekmesini istiyorum. Bu evde mahkum kalmak istemiyorum” diyerek yardım istedi.
Sultangazi’de 24 Ağustos’ta iki grup arasında çıkan ‘Yol verme’ kavgasında kullanılan bir makas arada kalan 13 yaşındaki Ezel Erdem’in boynuna saplanmıştı. Doktorlar tarafından ameliyata alınan Ezel’in belden aşağısı felç kalmıştı. Günlerce yoğun bakımda yatan Ezel, 17 gün sonra taburcu olarak evine geldi. Bundan sonraki süreçte fizik tedavisi alacak olan Ezel’in yardım çığlığı yürekleri yaktı. Eskisi gibi yürümek istediğini, yatağa mahkum kalmak istemediğini söyleyen Ezel Erdem, doktorlardan ve yetkililerden yardım istedi.
“Görmedim ama battığını hissettim”
Boynuna makasın saplandığı kavga anlarını anlatan Ezel Erdem, “Kavgayı görünce dayımlar gitti. Biz de yolda gidiyorduk. Makasın geldiğini fark edince kaçmaya çalışırken makas boynuma saplandı. Görmedim ama battığını hissettim. Direk ayaklarım çöktü zaten ben dayanamadım teyze diye bağırdım. Beni sedyeye koydular tomografiye götürdüler. Sonra ameliyathaneye gittim. Makası çıkarıp diktiler. 17 gündür hastanede kalıyordum” dedi.
“Ben eskisi gibi yürümek istiyorum”
Eskisi gibi yürümek istediğini, yatağa mahkum kalmak istemediğini belirten Ezel, “Ben yürümek istiyorum, sağlığıma kavuşmak istiyorum, yapanların cezalarını çekmesini istiyorum, adalet istiyorum. Bu evde mahkum kalmak istemiyorum. Yatakta durmak istemiyorum. Eskisi gibi arkadaşlarımla yürümek istiyorum. Ben beyin cerrahlarından, Cumhurbaşkanından yardım istiyorum. Lütfen bana yardım edin. Ben eskisi gibi yürümek istiyorum” diye konuştu.
“Konuşurken bile boğazımız düğümleniyor”
Ezel’in bu durumuna dayanamadıklarını, yardım beklediklerini ifade eden teyze Yaprak Topçu, “Bugün taburcu oldu ama yarın tekrar gidip fizik tedavi merkezine yatacak. Bugün duş aldırdık. Küçük bir çocuğu yıkar gibi uzatıp yerde yaptırmak zorunda kaldık. Görüyorsunuz kucakta küçük bir çocuk gibi taşıyoruz. Biz yardım bekliyoruz. Söyleyecek bir şeyimiz yok. Ezel’i görüyorsunuz, haykırışlarını duyuyorsunuz. Biz dayanamıyoruz. Öyle söyleyince gerçekten kötü oluyoruz. Konuşurken bile boğazımız düğümleniyor. Ezel’i böyle görmek istemiyoruz” şeklinde konuştu.
Yorumlar
Yorum yapmak için, isterseniz giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *