İstanbul
Orta şiddetli yağmur
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Marmara Basın Güncel (Özel haber) İstanbul’un göbeğinde tarihi buluntulara ulaşıldı

(Özel haber) İstanbul’un göbeğinde tarihi buluntulara ulaşıldı

1135
GÖSTERİM
4 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
İstanbul’un tarihi simgelerinden Bozdoğan Kemeri’nin restoresi sırasında tarihi buluntulara ulaşıldı. 6 adet sütun, Fatih Dönemine ait sikkeler, gözyaşı damlaları gibi tarihi buluntulara ulaşılan yüzlerce yıllık tarihi kemerde devam eden restorasyon ise havadan görüntülendi.



Doğu Roma İmparatoru Flavius Iulius Valens tarafından MS 378 yılında tamamlandığı belirtilen dünyanın en eski su kemerlerinden olan Bozdoğan Kemeri’nde restorasyon çalışmaları sürüyor. 2019 yılı başında İSKİ tarafından başlatılan çalışmalar kapsamında ekipler, her gün altından binlerce araç ve insanın geçtiği tarihe meydan okuyan kemerde titizlikle çalışmalarını sürdürüyor. Halkın su ihtiyacını karşılamak amacıyla yaptırılan tarihi kemerin taşlarında değişim yapmamak için büyük çaba harcayan ekipler, kimi noktalarda adeta duvarı iğne ile oyuyor. Değişim yapılması gereken taşları numaralandırarak ayıran ekipler, restorasyon çalışmaları sırasında tarihi buluntularla karşılaştı.



Bizans ya da Roma Dönemine ait olduğu düşünülen 6 sütun

Ekipler, çalışmaları yürütürken 6 adet sütun, Fatih Dönemine ait sikkeler, gözyaşı damlaları ve yağdanlıklara ulaştı. Sütunların Bizans ya da Roma Dönemine ait olduğu üzerinde durulurken ekipler, sütunların bulunduğu alanda kazı çalışmasını durdurdu. Alanın ilerleyen süreçte vatandaşların ziyaretine açılması planlanırken arkeologların çalışması da sürüyor. Öten yandan Osmanlı Dönemi’nde de zaman zaman restore edilen kemerin restorasyonu yaklaşık 28 milyon liraya mal olacak. Su kemerinin ömrünün uzatılmasını hedefleyen restorasyon çalışmasının 2021 yılına kadar sürmesi öngörülüyor.



“Restorasyonun 2021’e kadar devam etmesi planlanıyor”

Kemerin restore çalışmasını yürüten bilim kurulunda yer alan sanat tarihçisi Hayri Fehmi Yılmaz, tarihi alanın gelecek nesillere ulaştırılması için alanda titiz bir çalışma yürütüldüğünü ifade ederek “Bugün yapının sahibi İBB İSKİ; muhtemelen 4’üncü yüzyılda İmparator Valens tarafından inşa edildi. Bizans Dönemi boyunca zaman zaman restore edildi. Zaman zaman şehre artık su getiremez oldu. Ama İstanbul’un fethinden sonra Fatih ile birlikte su kemeri yeniden canlandırıldı ve üzerinden Trakya’nın içinden getirilen bir su hattı geçirildi. Çalışmalar 2019 yılının başında ocak ayında başladı, 2021’e kadar devam etmesi planlanıyor. İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nin denetiminde gerçekleştirilen önemli çalışmalar yapılıyor. 1509 Depremi’nde devrilmiş bir duvar parçamız var, o depremin bir hatırası. Onu olduğu yerde mümkün olduğu kadar sergilemeye gayret edeceğiz” diye konuştu.



“Bizans, Roma Dönemine ait olabileceğini düşündüğümüz sütunlara rast geldik”

Tarihi kemerin restoresini yürüten firmanın koordinatörü, inşaat mühendisi Burak Özen, “Bu restorasyon çalışmasıyla kazılar zaten koordineli bir şekilde yürüyor. Şuan bulunduğumuz yer Bozdoğan Kemeri’nin O3 boşluğu, restorasyona başladığımız zaman burası çöp yığını içindeydi. Burada yapılan itinalı temizlik ve arkeoloji kazısı sonrası görmüş olduğumuz sütunlar Bizans Dönemine de, Roma Dönemine de ait olabilir. O dönemlere ait olabileceğini düşündüğümüz sütunlara rast geldik. Bu rastlantıdan sonra kazı çalışması durduruldu. Bilim heyeti, Arkeoloji Müzesi denetiminde buraya ne yapılacağı konusu gündeme geldi. Şu anda burayla alakalı planlanan düşünce kapatılmaması, açık halde tutup sergiye açmayı planlıyoruz” dedi.



“Fatih Dönemine ait sikkeler, gözyaşı damlaları, kandil dediğimiz yağdanlıklar”

Alanda süren çalışmalarla ilgili bilgi veren Özen, “Dışarıda bulunan bazı sarnıçlarımız var. Bu sarnıçların içi toprak dolguydu. Dolguyu çok itinalı bir şekilde alırken mühür, yine Fatih Dönemine ait sikkelere rast geldik. Gözyaşı damlaları ve Kandil dediğimiz yağdanlıklar buranın içinde yapmış olduğumuz kazılarda çıktı. Bir tane amforaya rastladık, o yüzden yapılan tüm kazılar bilimsel ve uzman arkeologlar eşliğinde devam ediyor. Yaklaşık 6 tane sütun bulundu, iç tarafında devam ettiği düşünülüyor. Ancak oralara ulaşmamız yapısal anlamda da sorun teşkil edebilir” dedi.
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *