İstanbul
Hafif yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Marmara Basın Güncel Makam odasını müzeye dönüştürdü

Makam odasını müzeye dönüştürdü

1810
GÖSTERİM
4 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde kaymakamlıkta yazı işleri müdürü olarak uzun yıllardır görev yapan Lütfü Yılmaz, yaklaşık 40 yıldır topladığı tarihi objelerle makam odasını adeta bir müzeye çevirdi. Kocaeli’de Gölcük Kaymakamlığı’nda yazı işleri müdürünün makam odası müze görüntüsüyle görenleri şaşırtıyor. Gölcük Kaymakamlığı’nda yazı işleri müdürü olarak görev yapan 60 yaşındaki Lütfü Yılmaz, küçüklüğünden başlayan merakıyla, 40 yıldır kaybolmaya yüz tutmuş tarihi objeleri bularak makam odasında sergiliyor. Tarihi bir dokuya sahip Erzincan’ın Otlukbeli ilçesinde dünyaya gelen Yılmaz, çocukken çevresinde gördüğü tarihi objelerden etkilenip, Anadolu kültürüne ait objeleri yaşatmaya başladı. Yaklaşık 40 yıldır farklı devlet kurumlarında memur olarak görev yapan ve şu anda Gölcük Kaymakamlığı’nda yazı işleri müdürü olan Lütfü Yılmaz, çocukluğundan beri gördüğü her tarihi objeyi alarak, geleceğe aktarmak için muhafaza ediyor. Yılmaz, Osmanlı dönemine ait sikkeler, farkı devletlere ait eski kağıt paralar, mataralar, plaklar, telefonlar, Roma dönemine ati gözyaşı taşları, eski silahlar başta olmak üzere topladığı yüzlerce tarihi öğeyi makam odasının bir köşesinde muhafaza ediyor. Bir müzeyi aratmayan odaya giren vatandaşlar ise şaşkınlıklarını gizleyemiyor. “Elde ettikçe bu ürünleri biriktirmeye çalıştım” Önemli bir tarihi dokuya sahip olan ilçede büyümenin etkisi ile tarihi objeleri biriktirmeye başladığını ifade eden Yılmaz, “1959 Erzincan’ın Otlukbeli ilçesi doğumluyum. Tabii Otlukbeli ilçesi tarihi bir ilçe. Bugün burada gördüğümüz objelerin bir çoğu bizim yaşamamızın içinde olan objeler. Bu süreçte benim tarih bilimine olan ilgi ve alakamdan dolayı hobi olarak buldukça, elde ettikçe bu ürünleri biriktirmeye çalıştım. Çok zengin ve geniş bir materyal birikimim yok ama elimdekilerin de önemli olduğunu düşünüyorum. Bu ürünlerin çoğu Anadolu’da, yaşadığımız coğrafyada bu objeleri halen kullanan insanlar var. Zaman zaman onlardan talebimiz oluyor, hurdacılardan dahi bir ürün gördüğümüzde gidip bizim kültürümüzden öğelerse satın alabiliyorum” dedi. Hurdacından 30 TL’ye aldı, 180 yıllık tarihi eser çıktı Yılmaz, bazen bir çocuğun elinden aldığı taşın, bazen de bir hurdacının arabasındaki eşyanın tarihi eser olduğunu belirtti. Yaşadığı ilginç bir anıyı anlatan Yılmaz, “Arkamda da görmüş olduğunuz bir obje, bir kahvaltı sırasında hurdacının arabasında gördüm. Ama bu ürünün tarihi bir özelliğinin olduğunu bilmiyordum. Hoşuma gitti ve yanına giderek kaç liraya verirsin bunu diye sordum. O da, ’50 TL’ye veririm dedi. Pazarlık yaparak 30 TL karşılığında satın aldım. Temizledim, diğer ürünlerin arasına yerleştirdim ama tarihi bir özelliği olduğunu bilmiyordum. Daha sonra odama getirdim. Arkadaşlar zaman zaman odadaki bu tarihi objelerin tozunu alırlar. Bir gün bana, ‘Müdürüm bu objenin altında Osmanlıca bir yazı var’ dediler. Ben de gördükten sonra Gölcük Saraylı’da bir büyüğümüze on okuttuğumda 180 yıllık bir obje olduğunu öğrendim. Bu ürün hurdacıda kilosu 3 lira karşılığında satılarak başka bir ürüne dönüştürülecekti. Bir tarihi obje ortadan kalkacaktı. Biz onu muhafaza etmiş olduk” diye konuştu. “İnsanlar bu ürünleri gördüklerinde hayranlıklarını gizleyemiyorlar” Odasını ziyaret eden arkadaşlarının ve vatandaşların tarihi objeleri gördüğünde şaşkınlık içinde kaldığını belirten Yılmaz, amacının ise bir müzede ürünlerini sergilemek olduğunu ifade ederek, “Şu anda burada sergilediğim ürünler arasında tarihi belgeler, kağıt banknotlar, gümüş paralar, eski telefonlar, günlük hayatımızda da kullandığımız Anadolu tabiriyle ‘kap kacak’, beşik, Osmanlı dönemine ait mataralar var. Yaşadığım sürede de bulabildiğim kadarıyla, gücüm yettiği kadarıyla bunları derleyip toplamaya ve yaşadığım ilçede kurulacak bir müzeye kazandırmaya çalışacağım. İnsanlar bu ürünleri gördüklerinde hayranlıklarını gizleyemiyorlar. Yaptığımız iş gerçekten önemli. Ticari bir amaç taşımıyoruz. Sadece kaybolması muhtemel objeleri bir muhafaza ediyoruz., İnsanlar, dostlarımız bunları gördüklerinde gerçekte olumlu tepkiler veriyorlar” şeklinde konuştu. “Millet olmak için bir kültürünüzün olması gerekiyor” Tarihi değerlerin unutulmaması için ticari bir amaç gütmeden kaybolmaya yüz tutan objeleri toplatarak muhafaza etmeye çalıştığını dile getiren Yılmaz, insanların bu konuda bilinçli olması gerektiğini vurgulayarak, “Hepimizin buna duyarlı olması gerekiyor. Çünkü şu an gördüğünüz her objede bir hikaye yatıyor. Her objede bir hayat, yaşanmışlık var. Dolayısıyla bunları muhafaza etmek gerekiyor. Çünkü millet olmak için bir kültürünüzün olması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *