Sakarya'da 350 araçlık otopark yapılacak

Şehrin Ruhunu Korumak Hepimizin Görevi Radyoların ortak yayınına katılan Başkan Toçoğlu İmar konusunda çok net mesajlar verdi; “Yüksek katlı binalar tek başına gelişmişlik göstergesi değildir. İlla bütün şehirler mezar taşları gibi yüksek katlı olmak zorunda değil. Her şehrin farklı bir ruhu vardır. Belediyelerimizle, STK’larımızla, hep birlikte Sakaryamızın ruhunu korumalıyız. Maalesef bazı sokaklarımızda çocuk parkı yapacak alan bulamıyoruz. İşte burada hepimizin sorumluluğu var” diye konuştu. Uzunçarşı da çalışmalarımız sürüyor “Bizim projelerimiz 5 yıl için hazırlanmış projelerimizdir. Uzun Çarşı projemizde de çalışmalarımız öngördüğümüz şekilde devam ediyor. Projede kamulaştırma ile ilgili sıkıntılarımız var. Mal sahiplerimiz ile birlikte uzlaşmaları sağlıyoruz. Şuanda yargı sürecindeyiz. Yargı süreci sona erer ermez, kamulaştırma fiyatları belirlenecek. Kamulaştırma çalışmalarımız tamamlanmasıyla tarihi çarşımızda restorasyon çalışmalarımıza başlayacağız.” Katlı otopark geliyor “TCDD’ye ait olan Müftülük binasının yanındaki katlı otopark yeri için TCDD ile anlaştık. TCDD ile kat karşılığı şeklinde bir çalışma yapacağız. İnşallah Ağustos ayı sonuna kadar katlı otopark ihalesine çıkacağız. Ve Eylül ayında da çalışmalarımıza başlayacağız. Yaklaşık 350 araçlık olacak olan otoparkımız şehrin merkezinde ulaşımı da rahatlatacak.” Sakarya her alanda hızla gelişiyor “Büyükşehir Belediyesi olarak, vatandaşlarımızın birincil ihtiyaçlarını gidermek için çalışıyoruz. Yeni hizmet binamız yaklaşık 40 Milyonluk yatırım olacak. İl Özel İdaresi’nden devraldığımız ilçelerimizde içmesuyu ve kanalizasyon yatırımları yapıyoruz. Hizmet verimliliği ve iş israfını önlemek içinde yeni hizmet binası gerekiyor. Bizim hizmet binamızdan önce yeni inşa edeceğimiz itfaiye binası projemiz var. Şehrimiz her geçen gün gelişiyor. Şehrimiz geliştikçe kültür ve sosyal hayatımız gelişiyor. Kültür alanları konusunda da birçok yatırım yaptık. Sakarya Sanat Galerisi, Ziya Taşkent Konser Salonu ve Ofis Sanat Merkezi gibi birçok kültür yatırımlarını hemşerilerimizin hizmetine sunduk. Halkımızın birincil ihtiyaçlarını dikkate alarak yatırımlarımızı gerçekleştirmeye çalışıyoruz.” Kendimizi sorguluyoruz “Sayıca fazla olan toplulukların verdiği kararlar her zaman doğru kararlardır. Biz kendimizi sorguluyoruz. Nerede eksiklerimiz var bunların üzerinde çalışacağız. Ve eksiklerimizin üzerinde gideceğiz. AK Parti olarak yüzde 41 oy olarak aldık. Biz parti olarak başarısız olmadık. Belediye başkanlarımız, teşkilatımız ve genel merkezimiz eksiklerimiz konusunda çalışmalarımıza başladık. AK Parti kendi dışındaki şartları göstererek bahane aramıyoruz. Biz her zaman nerde hata yaptık diye kendimizi sorguluyoruz. Türkiye’de seçimleri kazanan ve Türkiye’nin omurgası olan parti AK Partidir.” Yeşil alanların korunması çok önemli “Bir şehrin gelişmesi, modernleşmesi, yaşam standardının yükselmesi sadece belediye başkanının çalışmalarıyla ilgili değildir. Şehrin belediye başkanları, STK’ları, şehrin sakinleri hemfikir olmalılar. Şunu bilmeliyiz; düzgün bir yapılaşma olmazsa, insanca yaşamamızı sağlayacak ortak alanlar olmazsa bu şehirde yaşamamızın anlamı olmaz. Maalesef bazı sokaklarımızda çocuk parkı yapacak alan bulamıyoruz. İşte burada hepimizin sorumluluğu var. Şehirlerde evler kadar sosyal donatı alanları, yeşil ve spor alanları, ibadet alanları olmalı. Bunlar olmazsa sadece bina olursa şehirlerimiz yaşam alanı olmaktan çıkar sadece beton alanı haline gelir. Ne kadar çok bina yaparsak o kadar çok kazanacağımızı zannediyoruz. Bakın Serdivan’a, şu an arsası en değerli alanlar bu ilçemizde. Neden, çünkü burada geniş yollar, yeşil alanlar, spor alanları, okul alanları, düzgün imar anlayışı var. Buna sahip çıkmalıyız. Yeşil alanların kaldırılması konusuna dikkat etmeliyiz. Bu anlayışta olmak, şehrin düzgün bir imar anlayışına sahip olmasını sağlamak hepimizin görevidir. Bu konuda hepimize görev düşüyor.” Şehrimizi korumak hepimizin görevi “Tüm şehirler aynı özellikte olmalıdır’ diye bir şey yok. Örneğin İstanbul’da ya da Kocaeli’de yüksek katlı binalar olabilir, aynı şekilde Sakarya’da da yüksek katlı bina olacak diye bir şey yok. Şehirlerin birbirin kopyası olması gerekmiyor. İlla bütün şehirler mezar taşları gibi yüksek katlı olmak zorunda değil. Her şehrin farklı bir ruhu vardır. Allah dünyada bir nizam koymuştur. Buna sünnetullah diyoruz. Eğer siz bu nizama uygun hareket ederseniz sizin yaşamınız daha sağlıklı olur. İran’da, Afganistan’da, Pakistan’da bizim coğrafyamızda bir deprem olduğunda binlerce insan ölüyor da Los Angeles’te bir deprem olduğunda neden kimse ölmüyor? Çünkü o bölgelerde bu işler kurala göre, nizama uygun şekilde yapılıyor. Evini sağlam yapacaksın, uygun zemine yapacaksın. Maalesef bu anlayışa uygun hareket etmiyoruz. Kırmızı ışıkta durup, yeşil ışıkta geçeceksin. Kurala uygun yapacaksın. Evimizi kuralına uygun bir şekilde yapmazsak o zaman başımıza bir felaket geldiğinde bundan sorumlu olduğumuzu da unutmamalıyız. İmarın şakası olmaz. Çok katlı yapmak isteyenler Yenikent’e yapabilirler. Burası sağlam zeminli yüksek kata izinde veriliyor. Şehir merkezinde, bu zemin üzerine yapılmasını doğru bulmuyoruz. Burada mühendisliğe karşı çıkmıyoruz. Devletimiz denize havaalanı yapıtı. Bunlar teknik olarak yapılabilir. Ancak burada biz başka bir şey daha söylüyoruz, şehrin ruhunu korumaktan bahsediyoruz. İmar kültürü oluşturmalıyız. Aynı şekilde temizlik konusu da aynı. Şehrimizi temiz tutmalıyız. Bu da hepimizin görevi.”