Ümraniye’de 4 yıl önce bir binanın yedinci katından düşerek yüzde 96 engelli kalan 24 yaşındaki S.B, nişanlısı tarafından atıldığını iddia ederek hukuk mücadelesi başlattı. Nişanlısı ve yanında bulunan erkek arkadaşının verdiği ifadeler doğrultusunda kayıtlara intihar girişimi vak’ası olarak geçen olayın ardından S.B’nın hayatı alt üst oldu. Olaydan sonra yüzde 96 engelli kalan genç kadın, olayın şüpheliler tarafından planladığını ve intihar süsü vermeye çalıştıklarını söyledi. Bu olay, Ankara’da üniversiteli Şule Çet’in bir plazanın 20. katından şüpheli bir şekilde düşerek ölümünü akıllara getirdi
İntihar girişimi mi, yoksa binadan atılma mı şeklinde soru işaretlerinin yer aldığı olay, 2015 yılında Ümraniye’de bir sitede yaşandı. Binanın yedinci katından aşağı düşen S.B, uzun bir süre hastanede tedavi altına alınırken, S.B, bu olaydan sonra hayatını yüzde 96 oranında engelli olarak yaşamaya başladı. Olay anından yanında bulunan nişanlası, Müjdat Ç. Ve arkadaşı İsrafil K. Polise verdikleri ifadede S.B’nın yedinci kattan atlayarak intihar etmek istediği söyledi. Olaydan aylar sonra kendine gelen S.B ise nişanlısı ve erkek arkadaşı tarafından atıldığını iddia ederek, hukuk mücadelesi başlattı.
Olaydan 4 yıl sonra ilk dava açıldı
S.B’nın iddialarının ardından hukuk mücadelesi başlatan S.B’nın avukatı Cesim Parlak, yıllar sonra sonuç aldı. Avukat Cesim Parlak, “Müvekkilim Türkiye’de maalesef yaygın olan erkek şiddetinin başka bir yönüyle mağdurudur. Bu sefer erkek şiddeti o kadar aşırıya kaçılmış ki, nişanlısı olarak yanında bulunan bir insan, hayatının bir yerinde güvenle yaslandığı insan, kendisini camdan atarak öldürmeye çalışmış. Başta kayıtlara intihar olarak yansıtılan şey, uzun bir mücadelenin ardından ancak, Ağır Ceza Mahkemesi’nin önüne bir iddianame düzenlenerek geldi. Artık adam öldürmeye teşebbüsten dava açıldı. Müvekkilim iki kişi tarafından kasten tasarlanarak bir plan çerçevesinde, o evde yedinci kattan, camdan atılarak öldürülmeye çalışıldığı bu iddianame ile ancak ortaya çıktı” dedi.
İğne ile kuyu kazar gibi mesafe aldıklarını ifade eden Parlak, “Bu konulara duyarlılığın olmaması, başta kayıtlara nasıl ifadeler verilmişse, nasıl kayıt tutulmuşsa, o şekliyle detaylı bir inceleme ve araştırma yapılmadan kapatılmaya çalışıldı. Biz ısrarla o günkü koşullarda müvekkilimizin hayat dolu bir insan olduğunu ve intihara meyilli olmadığını belirtmemize rağmen, gidip evinin yedinci katından atlamasının mümkün olmadığını anlatmamız dört yıl sürdü. Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı ve 5 Temmuz’da bir duruşma günü verildi ve yargılama başlayacak” şeklinde konuştu.
Parlak, yüzde 96 oranında engelli kalan ve aile desteği olmadan bir yaşam süremeyen müvekkili S.B’nın tek isteğinin iki sanığın cezalandırılması olduğunu söyledi.
Tasarlayarak Kasten Öldürmeye Teşebbüsten dava açıldı
Ümraniye’de 24 yaşındaki genç kadını 7. Kattan attığı iddia edilen imam nikahlı eşi ve eşinin çalışanı hakkında “tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan 20 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Şüpheliler suçlamaları kabul etmedi. Olaydan sonra yüzde 96 engelli kalan genç kadın, olayın şüpheliler tarafından planladığını ve intihar süsü vermeye çalıştıklarını söyledi. Bu olay, Ankara’da üniversiteli Şule Çet’in bir plazanın 20. katından şüpheli bir şekilde düşerek ölümünü akıllara getirdi.
Bir güzellik salonunda çalışan 24 yaşındaki S.B. ile müteahhit M.Ç. 12 Aralık 2014 tarihinde dini nikah kıyıldı. İddiaya göre, S.B. 22 Aralık 2015 tarihinde M.Ç.’nin başka bir kadınla daha imam nikahlı olduğunu ve bu kadının 7 aylık hamile olduğunu öğrendi. Bu konu üzerine S.B. ile M.Ç. arasında tartışma çıktı. Genç kadın ailesinin evine gitmek istemesine rağmen, M.Ç. buna izin vermedi. Ertesi sabah M.Ç., çalışanı İ.K. ile birlikte yeniden eve geldi. Ardından S.B.’nin ablası F.B. eve geldi. Şüpheli M.Ç., aralarında çıkan tartışma sonucu abla F.B.’yi evden dışarı çıkardı.
M.Ç. ve F.B. kapının önünde konuşurken, S.B. ile İ.K. içeride kaldı, S.B. bu sırada balkona çıktı. M.Ç. ile F.B. kapının önündeyken, dairenin kapısı rüzgarın etkisiyle üstlerine kapandı. 30 saniye sonra İ.K. hızla kapıyı açtı ve S.B.’nin balkondan atladığını söyledi. Hastaneye kaldırılan S.B., 20 gün komada kaldı. Yüzde 96 engelli kalan S.B., şüpheli M.Ç. ve çalışanı İ.K. hakkında şikayetçi oldu.
“Olaya intihar süsü vermeye çalıştılar”
Mağdur S.B. ifadesinde, “İ.K. daha önce cezaevinde yatmıştı. Ona ‘8 yıl yatmışsın hak etmişsin’ dediğimde kendimi aşağıda buldum. Ben kesinlikle intihar etmedim. Beni İ.K. itmiştir. Benim aşağı atılmam da M.Ç.’nin azmettirmesiyle olmuştur” dedi. İntihar amacıyla balkona çıkmadığını söyleyen S.B., bu işin şüpheliler tarafından planladığını, şüphelilerin tedavi süresince kendisiyle ilgilendiğini, şikayet süresi olan 6 ay sonra kendisiyle ilgilenmeyi kestiğini, şüphelilerin olaya intihar süsü vermeye çalıştığını belirterek, şikayetçi olduğunu söyledi.
Suçlamaları reddettiler
Şüpheli M.Ç. ifadesinde, suçlamaları kabul etmedi. Şüpheli İ.K. ise, olay günü eve gittiklerinde müştekinin ağladığını duyduğunu, kapıyı açmaması üzerine matkapla kapıyı açtıklarını, müştekinin çok alkollü olduğunu, ablasını arayarak eve çağırmaları üzerine ablası F.B.’nin eve geldiğini söyledi. F.B. ile aralarında tartışma çıkması üzerine M.Ç.’nin F.B.’yi evden dışarıya çıkardığı, S.B.’nin balkonda eşyası olduğunu söyleyerek balkona gittiğini, müştekinin kendini aşağıya bıraktığını, aşağıya indiklerinde müştekinin yerde yattığını ve nefes aldığını, ambulansla hastaneye götürdüklerini söyleyerek suçlamaları kabul etmedi.
4 yıl sonra takipsizlik
Savcılık, 4 yıl süren soruşturma sonucunda müştekinin soyut içerikli iddiaları dışında şüphelilerin üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair somut delil, inandırıcı ve yeterli şüphenin mevcut bulunmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi.
Savcılığın takipsizlik kararına mağdur S.B.’nin avukatları itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, “Müvekkil S.B., şüpheliler tarafından 7.kattan aşağı itilmesi sonucunda 20 yaşında genç bir kadınken yüzde 96 engelli olmuş ve hayatı kararmıştır. Müvekkil şans eseri hayatta kalmıştır” denilerek takipsizlik kararının kaldırılmasını talep etti.
“Öldürmeye teşebbüs”ten 20 yıl hapis istemi
Talebi değerlendiren Anadolu Sulh Ceza Hâkimliği takipsizlik kararını kaldırdı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, şüpheliler M.Ç. ve İ.K. hakkında ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istendi.
İddianame gönderildiği Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Şüpheliler, önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak.
Yorumlar
Yorum yapmak için, isterseniz giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *