Boşanma davalarında verilen "süresiz nafaka" olarak da adlandırılan "yoksulluk nafakası"na ilişkin yasal düzenleme yeniden gündeme alındı. Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Av. Devrim Nur Kayabalı “Eğer tazminat gibi bir konu gündeme gelecekse bu konu ayrıca bir dava konusu edilecek deniyor. Nasıl bir trafik kazasında tazminat isteniyorsa eller arasındaki bu talep de ayrıca dava edilerek , boşanma sürecini uzatmak adına kullanılmayacak. Hatta şu an, bu konu için arabuluculuk mekanizması da düşünülüyor” dedi.
Süresiz nafakanın, süreli nafakaya dönüşmesi 3-4 yıldır konuşulan, TBMM’de defalarca revize edilen, fakat kadın örgütlerinin verdiği yüksek tepki ile sürekli geri adım atılmak durumunda bırakılan güncel bir konu. Konunun bu sefer ciddi bir şekilde Meclis’e getirilmesi kamuoyunda büyük ses getirdi. Av. Devrim Nur Kayabalı da nafaka düzenlemesi ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
“Nafaka ve tazminat hakları yalnızca kadına değil erkeğe de tanınıyor”
Süreli nafaka meselesinin yeni yılın gelişi ile 6. Yargı Paketi kapsamında tekrar gündeme geldiğini aktaran Kayabalı “Bu sefer birkaç farklı değişiklik ile; mevcut yasal düzenlemede 3 aylık bir evlilikte bile eğer koşulları oluşuyor ise kusurlu olan eş diğerine ömür boyu nafaka ödemeye mahkum ediliyor, ödeme de temerrüde düşülmesi halinde ise cebr-i icradan doğan tazyik hapsi ile cezalandırılabiliyordu. Bunun belli bir süreye indirilmesi özellikle feminizm çatısı altında geniş tepki toplamıştı. Şunun altını önemle çizmek gerekir ki, Türk Medeni Kanunu, nafaka ve tazminat haklarını yalnızca kadın eşe vermiş değildir. Bu, kusur oranına ve sosyoekonomik duruma göre her iki eşin belli şartlar altında birbirine ödeyeceği bir bedeldir” dedi.
“Kadın dernekleri yeni düzenlemeye destek vermeli”
Türk toplumunun geleneksel yapısı itibariyle genellikle erkek eş tarafından kadın eşe ödenmesi nedeniyle, kadınla özleştirilen nafaka aslında bazı durumlarda erkek eşin de hakkı olabilmekte olduğunun altını çizen Av. Devrim Nur Kayabalı “Güçlü bir kadın anlayışını benimseyen feminizm ve kadın örgütlerinin bu düşünceye karşı çıkmaktansa destek olmaları gerektiği görüşündeyim. 6. Yargı Paketi ile süresiz nafakaya evlilik süresinin yarı yılı oranında veya devlet destekli ödenme gibi yeni seçenekler getirildi” dedi.
“Taraflar arasında çıkan ithilaflar işi yokuşa sürüyor”
“Bildiğimiz süreli-süresiz nafaka tartışmasına ek ve yeni olan düzenleme ise uzun süren çekişmeli boşanmaların süresinin kısaltmasına ilişkin; şu anda mevcut düzenlemede çekişmeli boşanma davalarının uzamasındaki en büyük etken , taraflar arasındaki nafaka ve tazminat noktasında çıkan ihtilaf” diyen Kayabalı şöyle devam etti: “Çekişmeli bir boşanma davasında ; boşanma, velayet, eş ve çocuk için nafaka , manevi tazminat gibi konular toplu olarak tek bir dava da gündeme geliyor. O nedenle , bir talebin ispatının uzaması boşanma sürecini de uzatıyor. Ayrıca tek bir taraf boşanmak istemediğini belirttiğinde davalar çok çok uzayıp diğer taraf için mağduriyetlere yol açabiliyor , hatta mahkeme boşanmaya değil ayrılık kararına hükmederek bu süreci tamamen yokuşa sürebiliyor.”
“Yeni nafaka düzenlemesinde arabuluculuk da devreye girebilir”
6.Yargı Paketi tasarısında, tarafların bir boşanma davasında müşterek çocuk var ise onun velayeti ve nafakası noktasında mutabakat sağlamaları halinde davanın bitirileceği, diğer hususlar için uzatılmayacağı öngörülüyor. Av. Devrim Nur Kayabalı son olarak “Eğer tazminat gibi bir konu gündeme gelecekse bu konu ayrıca bir dava konusu edilecek deniyor. Nasıl bir trafik kazasında tazminat isteniyorsa eller arasındaki bu talep de ayrıca dava edilerek , boşanma sürecini uzatmak adına kullanılmayacak. Hatta şu an, bu konu için arabuluculuk mekanizması da düşünülüyor” diyerek sözlerini noktaladı.