İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Marmara Basın Sağlık Gebeliği engelleyen 2 önemli neden

Gebeliği engelleyen 2 önemli neden

Op.Dr. Süleyman Tosun, gebeliği engelleyen nedenler hakkında bilgi verdi.

Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op.Dr. Süleyman Tosun, “Endometriozis, rahmin iç yüzeyini döşeyen endometrium adı verilen dokunun, vücutta rahim dışında her hangi bir organda bulunması durumudur. Genellikle karın içi organları (yumurtalıklar, tüpler, bağırsaklar, mesane) etkileyen bu hastalık nadir de olsa karın dışı organları da etkileyerek kronik enflamasyona ve yapışıklıklara neden olmaktadır. Adet ile birlikte rahim dışına atılan endometrial dokuların, tüplerden geri karın içine kaçması olarak düşünülse de tam olarak nedeni çözülememiştir. Genetik faktörler, bağışıklık sistemi ile ilgili problemler de endometriozis gelişiminde etken olabilir. Üreme çağındaki kadınlarda görülür. Her 10 kadından 1’inde görülmektedir. İnfertilite problemi yaşayan kadınların yüzde 25-50 sinde, kronik karın ağrısı olan kadınların yüzde 20 sinde endometriozis tespit edilebiliyor. Semptomların başlaması ve teşhis arasında ortalama 6-7 yıl geçmektedir” dedi.

Op.Dr. Tosun, endometriozisin belirtilerini şöyle sıraladı:

“Dismenorrhea, sosyal hayatı etkileyecek kadar şiddetli adet ağrısı, disparoni, ağrılı cinsel ilişki, infertilite, çocuk sahibi olamama, ara kanamalar, adet öncesi ve sonrası lekelenme tarzında devam eden kanamalar, bulunduğu organa bağlı şikayetler, döngüsel karın ağrısı ve ishal, idrardan kan gelmesi, büyük abdest veya idrara çıkarken ağrı.”

Yumurtalıklarda oluşan çikolata kistlerinin ultrasonografik muayenede kolaylıkla teşhis edilebildiğini ifade eden Op.Dr. Tosun, “Diğer organlardaki ve yüzeysel endometriozis odakları laparoskopi veya laparatomi ile görülerek teşhis edilebilir. Çikolata kistleri neden oldukları enflamasyon, karın içi organlarda yapışıklığa, tüplerde deformasyon ve tıkanıklığa, tüp-yumurtalık anatomik ilişkisini bozarak gebeliğe engel olabilmektedir. Çikolata kistlerinin tedavisi genellikle cerrahidir. Çocuk isteği olmayan kadınlarda medikal tedavilerle menopozal bir durum oluşturularak cerrahi olmadan, özellikle şikayetlere yönelik tedaviler uygulanabilir. Çocuk isteği olanlarda cerrahi yöntemler ciddi şekilde tartışılmalıdır. Çünkü özellikle yumurtalıklarda oluşan çikolata kistleri çıkarıldığında yumurta rezervinde kayda değer kayıplar olabilmektedir. Bu grupta yardımcı üreme yöntemleri (aşılama, tüp bebek) öncelikli düşünülebilir. Endometriozis nedeni kesin olarak bilinmediği için, tedavi yöntemleri de şikayetlere yönelik olmalıdır. Tedavi edilse bile tekrarlayabileceği unutulmamalıdır. Endometriozis’in yol açtığı belirtiler, beslenme (alkol ve kafein alımının sınırlandırılması) ve yaşam tarzı değişiklikleri(düzenli egzersizler) ile daha hafife indirilebilir” açıklamalarında bulundu.
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *