Kimliksiz estetik malzeme hayatını karartabilir

Merdiven altı estetik merkezlerinde işin ehli olmayan kişilerce yapılan uygulamalara dikkat çeken Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Murat Kaan Sözer, estetik malzemelerin kimliğinin muhakkak aranması gerektiğini söyledi.

Estetik cerrahisinde baş döndüren gelişmeler kaydedilse de merdiven altı diye tabir edilen yerlerde yapılan uygulamalar, hastaların hayatını kâbusa çevirebiliyor. Estetik cerrahisi uygulamalarını işin ehli hekimlerin yapması gerektiği uyarısında bulunan VM Medical Park Bursa Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Murat Kaan Sözer, “Estetik uygulamalarda kullanılan malzemeler çok büyük önem arz ediyor. Uygulamalar yapılırken, kimliği olan ve uygunluğu test edilmiş malzemeler kullanılmalıdır. Fakat günümüz şartlarında protezlerin fiyatları çok yüksek maliyetlere çıkabiliyor. Bu maliyetleri düşürmek adına da hekim olmayan kişiler, kimliği olmayan malzemeler kullanabiliyor. Ortaya kişinin hayatı boyunca kâbusu olabilecek tablolar çıkabiliyor” diye konuştu.

"Maliyetinin düşüklüğü yanıltmasın"

Estetik cerrahi yaptırma konusunda karar veren kişinin tüm verileri iyi değerlendirmesi gerektiğini de kaydeden Op. Dr. Murat Kaan Sözer, izlenmesi gereken yol haritasını şu sözlerle anlattı:

"Estetik yaptıracak olan kişi, mutlaka iyi araştırma yapmalı ve uygulama öncesi malzemelerin kimlik kartını istemeyi unutmamalıdır. Malzemelerin üretim numaraları araştırıldığı takdirde hangi firma tarafından yapıldığı ortaya çıkacaktır. Gerçekten sağlığı çok kötü şekilde bozan ameliyatlarla karşılaşabiliyoruz. Örneğin silikon, tıpta kullanılan bir malzeme ancak sanayi tipi silikon kullanıldığını görebiliyoruz. Bu maliyetlerin düşüklüğü de insanlara cazip gelebiliyor. Ama bunun bir estetik görünümden çok sağlıkla ilgili olduğunu unutmasınlar. Hekimleri iyi araştırarak sağlığın hiçe sayılmayacağını bilmeliler. Sanayi tipi estetik malzemelerin kullanılması, geri dönüşü olmayan ve hatta ölüme bile sebebiyet verebilen sonuçlar ortaya çıkarabilir Bu sağlık sorunu atlatılmış olsa bile, uzvunu kaybetme riski olabileceği de unutulmamalı."