İstanbul
Hafif yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Marmara Basın Sektörel 'Anadolu Basını yok olmakla karşı karşıya'

'Anadolu Basını yok olmakla karşı karşıya'

907
GÖSTERİM
4 Dakika
OKUNMA SÜRESİ

Türkiye Gazeteciler Federasyonu 65. Başkanlar Konseyi toplantısı, Antalya Basın Cemiyeti (ABC) ev sahipliğinde Antalya Konyaaltı’nda Porto Bello Hotel’de 11-13 Şubat tarihleri arasında gerçekleştirildi. Toplantıya Türkiye’nin çeşitli illerinden 65 Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve yöneticileri katıldı. Toplantıların açılış bölümünde Antalya Milletvekilleri Hasan Subaşı ve Rafet Zeybek, Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen ile siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum örgütlerinin yöneticileri yer aldı.
2001 yılında kaybettiğimiz duayen gazeteci, Türkiye Gazeteciler Cemiyetleri Basın Vakfı’nın kurucu Başkanı ve Dünya Gazetesi sahibi Nezih Demirkent 21. Ölüm yıldönümünde anıldığı toplantı sonunda hazırlanan TGF 65. Başkanlar Konseyi Sonuç bildirgesindeki aşağıdaki hususların kamuoyu ile paylaşılması kararlaştırıldı:

1-        Ülke olarak zor günler yaşadığımızı artık kabullenmek zorundayız. Ekonomik zorluklar, demokrasi ve hukuk sorunlarımız yaşamı önemli ölçüde etkilemektedir. Demokrasilerin iki önemli ve temel unsuru kuvvetler ayrılığı ile halkın haber alma ve bilgi edinme özgürlüğü olarak adlandırdığımız basın özgürlüğü büyük yara almıştır. Yasama, Yürütme ve Yargı bağımsızlığı tartışılır hale gelmiştir. Toplum adalet, demokrasi ve özgürlük istemektedir.

2-        Tüm batılı ülkelerde basın demokrasinin teminatıdır. Bizde ise yandaş medya oluşturarak özgür basını yok etmek gibi bir eylemle karşı karşıyayız. Bu konumda yerel basın özellikli bir yer almaktadır. Gazete ve gazeteciler halkın haber alma ve bilgi edinme hakkını kullanamadıklarında bu yönetimin adı demokrasi olamaz. Yerel basın bu anlamda tıpkı Hasan Tahsin’in ülke savunmasında ilk kurşunu sıkarken olduğu gibi bu ülkenin her dönemde hazır kıtası olmuştur. Art niyetli kişi ve kurumlar yerel basından yeni Hasan Tahsin’lerin ortaya çıkmasından korktukları için, yerel basına destek vermemektedirler.

3-        Basın sorunlarının çözüm merkezi Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığıdır. Maalesef mevcut
İletişim Başkanı, hiçbir soruna el atmadığı gibi meslek örgütleri ile görüşmeyi bile kabul etmemektedir.

*  Aylardır yerel gazeteler girdi maliyetlerinin altından kalkamadığı için bir bir kapanıyor. İletişim başkanlığı Basın İlan Kurumu Genel Kurulu’na 12 hükümet temsilcisini bildirmediği için BİK toplanamıyor ve ilan fiyatlarına yapılması gereken zam 3 aydır bekliyor.

* Uydu bedellerini dövizdeki yükseliş nedeniyle ödeyemeyen yerel televizyonlar bir bir kapanıyor,

* Dijital Medya Yasası bir türlü çıkarılmadığı için; gazeteci olmayan ve kimliğimizi kullanarak internet gazetesi çıkaran ve internet üzerinden TV yayını yapan kişiler pıtırak otu gibi çoğalıyor, sözde gazetelerini silah olarak kullanarak tehditle kişi ve kurumlardan menfaat temin edip gazeteciliğin adını kirletiyor. Bu konudaki ısrarımızın; Zonguldak Asliye Ceza Mahkemesi’nin internet üzerinden TV yayınını; hak sahiplerinin başvurusu üzerine korsan yayın sayması ve söz konusu kişileri hapis ve ağır para cezası ile mahkum etmesi ne denli doğru olduğunu göstermiştir.

* Pandemi döneminde hemen her sektöre verilen destek basına verilmediği gibi, genelgelerle icra ilanları kaldırılıyor, belediyelerin yerel basına abonelikleri yasaklanıyor, yerel gazetelerin resmi ilan fiyatlarına zam yapılmadığı gibi, yerel basından kesilen ilanlar yaygın basındaki yandaş gazetelere veriliyor.

* Bütün bu sorunların çözümüne katkı vermeyen, basınla yakından uzaktan ilgilenmeyen İletişim Başkanı Fahrettin Altun’u istifaya davet ediyoruz.

4-        Bütün bunların sonucu yerel basın susturuluyor, kapanmaya zorlanıyor, sesi kesiliyor, ekranlar kapatılıyor ve Demokrasi yok sayılıp basın özgürlüğüne kilit vuruluyor.

5-        Türkiye’nin üye cemiyetleri ile 15 binin üzerinde gazeteciyi bünyesinde bulunduran Türkiye Gazeteciler Federasyonu’na Anayasal haklarını kullanarak, yasalar çerçevesinde EYLEM YAPMAK KALIYOR…

KAMUOYUNA SAYGI İLE DUYURULUR…

TÜRKYE GAZETECİLER FEDERASYONU  65. BAŞKANLAR KONSEYİ

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *