İstanbul
Orta şiddetli yağmur
8°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Marmara Basın Sektörel Ekonomideki belirsizlik inşaat sektörünü etkiliyor

Ekonomideki belirsizlik inşaat sektörünü etkiliyor

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ve bununla bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri ortaya koyan “Hazır Beton Endeksi” 2021 Nisan Ayı Raporu’nu açıkladı. Rapor, 2021 yılına düşük seviyede başlayan, mart ayında yılın en yüksek seviyesine ulaşan faaliyetin, nisanda bu yükselişi sürdüremediğini, kısmi bir düşüş göstermekle beraber eşik seviyenin üzerinde tutunmaya devam ettiğini gösterdi.

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan en önemli göstergelerden biridir.

THBB, her ay merakla beklenen Hazır Beton Endeksi’nin 2021 Nisan Ayı Raporu’nu açıkladı. 2021 yılına düşük seviyede başlayan, mart ayında yılın en yüksek seviyesine ulaşan faaliyet nisanda bu yükselişi sürdürememiş, kısmi bir düşüş göstermekle beraber eşik seviyenin üzerinde tutunmaya devam etmiştir. Buna karşılık hem güven hem de beklenti eşik değerin altında kalmıştır.

Hazır Beton Endeksi Nisan Ayı Raporu verilerine göre nisan ayında bütün endeksler, pandeminin etkilerinin henüz görülmeye başlandığı geçen yılın nisan ayına kıyasla yüksek görünmektedir. Baz etkisi nedeniyle yüksek görünen oranların değerlendirilmesinde kritik eşiğin aşılıp aşılmadığı önem arz etmektedir. Hem beklenti hem de güven, aradan geçen bir yıl sonunda daha iyi görünmekle birlikte kritik eşiğin altında kaldığı göz ardı edilmemelidir. Faaliyetin en fazla artış gösteren endeks olmasına rağmen, pandeminin etkilerinin görülmeye başlandığı ilk aya kıyasla istenilen seviyeden uzak olduğu söylenebilecektir.

Raporun sonuçlarını değerlendiren THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, 2021 yılına düşük seviyede başlayan, mart ayında yılın en yüksek seviyesine ulaşan faaliyetin nisanda bu yükselişini sürdüremediğini ifade ederek “Yılın ilk iki ayındaki güven ve beklenti tersine dönmüş görünmektedir. Başta tam kapanma, faiz seviyesi ve para piyasalarındaki hareketlilik, güven ve beklentiyi düşük tutmaktadır.” dedi.

Ekonominin genelinde nisan ayında bir yavaşlama söz konusudur

Ekonomik gelişmelerle ilgili değerlendirmelerini paylaşan Yavuz Işık, “Yalnızca inşaatta değil ekonominin genelinde nisan ayında bir yavaşlama söz konusudur. Nisan ayı Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) değerlerine göre yeni siparişler ivme kaybetmiş, enflasyonist baskı devam etmiş, girdi maliyetlerinde artış kaydedilmiştir. Nisan PMI değeri, ülkemizde pandemi sonrasındaki ilk normalleşme döneminden bu yana kaydedilen en düşük değerdir. Nisan ayındaki değeri ile Türkiye 49 ülke içerisinde en düşük değere sahip olan 7. ülke olmuştur.” dedi.

TCMB’deki görev değişikliği sonrasında mart ayında 487 seviyesine kadar yükselen Türkiye’nin risk priminin (CDS) bugüne kadar 400 seviyesinin altına bir kez indiğini ancak o seviyede tutunamadığını ifade eden Yavuz Işık, “Son 1 aydır 410-420 bandında gezen risk primi seviyemiz hâlen oldukça yüksek görünmektedir. Risk düzeylerini karşılaştırmak gerekirse, Brezilya’nın 185, Güney Afrika’nın 214, Rusya’nın ise 96 seviyesindedir. Türkiye’nin risk priminin en yüksek 275-300 aralığında olması gerekmektedir. Türkiye ekonomisinin stabilitesi için bu değerlerin aşılmaması gerekmektedir. Doğru ekonomi politikaları ile bu eşiğin yakalanması, devamında ekonominin ivmelenmesi için gerekli olan dinamikleri kendiliğinden ortaya çıkaracaktır.” dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *