Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı Meclis Başkanı Talip Kuriş başkanlığında meclis üyelerinin katılımı ile Erol Öztürk Hacıeyüpoğlu Meclis Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi.
Meclis Toplantısında yoklama ve gündem maddelerinin oylanmasının ardından 1189 no’lu Meclis oturumuna ait tutanak görüşülerek oy birliği ile kabul edildi. Temmuz ayı Kat’i Mizan ve ekleri ile Bütçe İzleme Raporu, Hesapları İnceleme Komisyonu Başkan Yardımcısı Oktay Topçu’nun sunumunun ardından oylanarak, meclis üyeleri tarafından tasdik edildi.
Yönetim Kurulu’nun aylık faaliyetleri ve SATSO çalışmaları hakkında bilgi vermek üzere kürsüye gelen SATSO Yönetim Kurulu Başkanı A. Akgün Altuğ, şunları dile getirdi:
Genel değerlendirme
Normalleşme sürecinin başlaması ile yükselen talep, emtia ve hammadde fiyatlarının artmasına neden oldu. Paramızın satın alma gücünün de düşmesiyle ortaya çıkan tablo üreticiyi de tüketiciyi de olumsuz etkilemektedir.
TOBB başkanımız Hisarcıklıoğlu’nun da dediği gibi hem uzun vadeli faizlerin, hem de döviz kurlarının artması iş dünyamızı tedirgin etti. Yatırımcı ve üreticilerin en önem verdiği konu öngörülebilirlik ve istikrardır. Finansal istikrarın yeniden sağlanmasını temenni ediyoruz. Devlet bankaları faizleri düşüreceklerini açıkladı, özel bankalarda bu karara destek verecek gibi görünüyor. Eximbank’ında bu konuda ihracatçılarımızı desteklemesini bekliyoruz.
Bu zor süreçte iş dünyası olarak üretmeye, istihdam sağlamaya ve ülkemiz için değer katmaya devam ediyoruz. Yaşanan ulusal ve uluslararası sıkıntılara karşı iş dünyasının, yani bizlerin, kararlı duruşu çok değerlidir. Tüm bu olumsuzluklara rağmen iş dünyasının kararlı duruşuyla hedeflediğimiz her alana dokunmuş olmamız ve yol kat etmemiz şüphesiz ki çok anlamlı olacaktır.
İhracat ve İthalat Değerlendirmesi
Sakarya, eylül ayı ihracatında geçtiğimiz aya göre yüzde 45’lik bir toparlanma yükselişi göstermiştir. Ancak, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 32’lik ve 2019 yılına göre yüzde 17’lik düşüş yaşanmıştır. Ağustos ayı ithalat rakamlarına baktığımızda ise 202.104 milyon dolar ile önceki aya kıyasla yüzde 15’lik yaşanan düşüş var. 8 aylık süreçte ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 152 olarak gerçekleşmiştir.
Türkiye ihracat rakamlarındaki artış da göz önüne alındığında, Eylül ihracat artışı, cari açığımızın azalmasına katkıda bulunurken, aynı zamanda rezerv artışını da desteklemektedir. Küresel ekonomide, özellikle AB’deki yavaşlama ve hammadde sıkıntısı ülkemizin ihracat artış hızını önümüzdeki dönemde bir miktar yavaşlatacak gibi görünse de, TL’deki değer kaybından dolayı ülke mallarına talebin artması ihracatı bir nebze de olsa tolere edebilir.
Kadın istihdamına ağırlık vermeliyiz
SATSO olarak kadın istihdamının arttırılması, kadın emeğinin ön plana çıkarılması ve ekonomiye kadın üretiminin katkısını sağlamak adına çalışmalar yürütüyoruz.
Ama iş dünyamız da kadın istihdamına ağırlık vererek atıl olan işgücünü, aktif hale getirmede katkı sunabilir. Çalışmanın cinsiyeti olmaz, niteliği olur. Kadınlarımızın bu aranan kalite ve nitelikte işler çıkaracağına inanıyorum . Yeter ki ilk adımı atalım.
Yeşil mutabakat/Paris iklim anlaşması
Artık, küresel ekonomi yeşil ekonomiye, dönüşüyor. Bizler de iş dünyası olarak bu yeni sisteme adapte olmak ve beklentileri karşılamak zorundayız. Aksi takdirde ihracat yapmamız olanaksızlaşır, ürünlerimizi Avrupa ve dünya pazarlarına gönderemeyiz. Ekim ayında onaylanan Paris Antlaşması ile Avrupa birliği yeşil mutabakatı belli zorunluluklar getiriyor. Eğer biz ülke olarak buna imza atmışsak gereklerini de hep birlikte yerine getirmek durumundayız. Bunun için şimdiden tüm işletmelerimizi, Avrupa birliği yeşil mutabakatı standardına uygun bir hale getirmemiz gerekiyor.
Küçük Sanayi Sitelerine İhtiyaç Var
Artık mahalle sokak aralarında sıkışmış sanayi kümeleri yerine bölgesi ve hizmet alanı belli alanlarda küçük sanayi siteleri oluşturmalıyız. İşinin ehli KOBİ’lerimiz bunu hak ediyor, şehrimiz de daha güzel ve çağdaş bir şehirleşmeyi hak ediyor. Modernleşme sadece fiziki değil zihnen de bir çabanın sonucudur. Biz şehir olarak bu anlayışa ve algıya sahibiz. Bu konuda büyükşehir belediyemizle de mutabıkız.
Mavi seviyeye ulaşalım
İlimiz pandemi riskinin yüksek olduğu iller sıralamasında bulunmaktadır. Okullarımızın açık kalması, işletmelerimizin mevcut durumunu koruması ve iç piyasanın canlı kalması için pandemi kurallarına hassasiyet göstermeliyiz. Ülke olarak mavi seviyeye ulaşalım. Pandemi gündemimiz olmasın artık. Maalesef hala Covid haritasında sarı renkteyiz ve 2. Doz aşı oranını artırmalıyız.
Başkan Altuğ’un ardından gündem maddelerinin görüşülmesi sırasında kürsüye gelen meclis üyeleri ülke, gündem, sektör ve şehir hakkında görüş önerilerini paylaştılar.
Bu bağlamda Yönetim Kurulunun Aylık Faaliyetlerinin Değerlendirilmesi bölümünde söz alan;
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Behlül Bayrak,“Ticaret AR-GE Komisyonu olarak tertiplediğimiz Antakya gezi programı Odamız ve üyelerimiz açısından oldukça faydalı oldu. Başka illere yapılan ziyaretlerde oradaki TSO’lar ile de kendimizi kıyaslama imkanı buluyoruz ve SATSO’nun ne kadar ileride bir kuruluş olduğunu da görüyoruz, seviniyoruz. Buna katkı veren yönetimimiz başta olmak üzere tüm katılımcılara teşekkür ediyoruz.” dedi.
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Kenan Taçyıldız, “Salgından tüm dünya etkilendi evet ama birçok dünya ülkesi bu süreçte iş insanlarını, çalışanları korumak, ekonominin devamını sağlamak için önlemler aldılar. Türkiye’de ise borçlanma arttı, çalışanların alım gücü düştü. Bizim ülkemiz önlemlerde gecikti. Faiz kararları ile uğraşılacağına maaşlar üzerinde vergi yükünü hafifletmesini beklerdik.” diye konuştu.
Meslek Komitelerinin Sorunlarının Görüşülmesi bölümünde söz alan;
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Turgay Çelik, “Tarım giderlerinde üç katı aşkın ciddi yükselme var ve tüm dünyada maalesef böyle. Diğer ülkeler çiftçilerini mağdur etmeden destek veriyor. Sakarya sanıyorum ki çok zengin bir şehir olarak tanınıyor ve bu nedenle IPARD gibi büyük tarım desteklerinden yararlanamıyor. IPARD destekleri için çok çalışma yaptık, söylemler yaptık ama bu desteklerden yine şehrimiz faydalanamıyor.” dedi.
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Necmettin Kırık, “Teknokentlerde yer bulunamıyor. Bulunsa bile fiziki olarak çok küçük alanlar oluyor ve etkili olmuyor. Bazı desteklerin sadece Teknokent bünyesindeki firmalara verilmesi de yanlış bir uygulamadır. Yapılan desteklerin de sadeleştirilmesi gerekiyor. Freelancer olarak çalışan yazılımcılar oldukça yaygın. Evden çalışanlara yönelik kayıt dışı çalışma, iş yapma, hizmet verme, vergi kaçırma engellenmeli.” dedi.
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Kenan Taçyıldız, “Eskiden Cumhuriyet Bayramları okullarda kutlanırdı ancak şimdi kutlanmıyor. Bayramların okullarda etkinliklerle gururlu bir şekilde kutlanılması gerekiyor.
Bizler eğitim-öğretim hizmetimize yılda bir defa zam yapabiliyoruz ve o günkü oranlara göre yapıyoruz. Yıl içerisinde gelirlerimiz değişmiyor ancak giderlerimiz acayip bir şekilde değişiyor. Çalıştırdıklarımızın da giderleri artıyor gelirleri artmıyor. Çalışanlar ile işverenler karşı karşıya geliyor. Okullar nasıl ayakta duracak? İyi insanlar, yöneticiler, gelecek nesiller yetiştirmek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Emrullah Terzioğlu, “Arazi toplulaştırma ile ilgili çalışmaları gündemde tutmak gerekiyor. Sakarya tarımı ile ilgili yapılması gerekenler oldukça fazladır. Komite olarak diğer komitelerimizle beraber kentsel dönüşüme yönelik çalışmalar yapıyoruz. Deprem olacağı zaman insanlar ve şehrimiz büyük sıkıntılar yaşayacak.” diye konuştu.
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Burcu Başar Akgün, “İmar konusundaki çalışmalarda lokomotif kuruluş konumundayız ve etkimiz oldukça fazla. Çok yakın zamanda Adapazarı’nda kentsel dönüşüm gerektiği gibi başlayacaktır. Odamız ve SAÜ işbirliğinde deprem ile ilgili eğitmenleri, uzmanları toplayıp Aralık ayında bir çalıştay düzenlemeyi amaçlıyoruz. Yeni İmar mevzuatı ile eskisi arasındaki farkları anlatabileceğimiz bir etkinlik de düzenlemek planlarımız arasında.” dedi
Dilek ve Temenniler bölümünde söz alan;
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Adnan Borazancıoğlu, “Ülkemiz ve dünyanın en önemli 3 sorunu var: Enerji, çevre ve iklim, sürdürebilirlik. Dünyadaki enerji problemi ülkemizde de aynı şiddette hayata geçecek. Ciddi kararlar almalıyız, verimliliğe geçmeliyiz, israftan kaçınmalıyız. Hammadde, enerji fiyatları ve havaya saldığımız gazlara birçok sıkıntı olacak.” ifadelerini kullandı.
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Emrullah Terzioğlu, “3-4 yıl önce Teknokent’te doluluk yüzde 30’du, şimdi ise yüzde yüz ve ulusal teknoloji firmaları bile burada şube açtılar. Oldukça verimli çalışmalar yapılıyor.” dedi.
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Hasan Çakır, “Covid geçirdim. Benden desteklerini esirgemeyen Oda camiamıza teşekkür ediyorum. Aşılanmaya önem gösterelim. Gayet ciddi ve sancılı bir süreç. Ülkemizde ciddi bir imar kargaşası var. Arazisi olan istediği her şeyi yapmış üzerine. Tarım arazisi diye bir tanım kalmamış. İmarlık ve sanayi arazisi yok. Arazilerin altları belli projeler veya yükseltme ihtiyacını karşılamak için molozlar ile dolduruluyor. Ancak bu araziler su çekmiyor ve baskınlar oluşuyor.” dedi.
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Lütfi Sunman, “İŞKUR’a kayıtlı işsizlerin birçoğu üniversite mezunu. Demek ki üniversite mezunları daha çok işsiz kalıyor. Bizlerin meslek liselerinin değerini yükseltmemiz gerekiyor. Asgari ücretli çalışanları 6. aydan sonra yüksek vergi dilimine girdikleri için vergileri artıyor. Yıl başında aldıkları maaş ile yıl sonunda aldıkları maaş arasında fark var. Asgari ücretliler vergi dilimine girmemesi gerekiyor.” diye konuştu.
- Meslek Komitesinden Meclis Üyesi Nihat Cinoğlu, “Servetimiz değer yaratan bir iş olmalıdır, zenginlik budur. Üniversitelerimizin yüzde 5’i üretime yönelik çalışıyor ve 5 kişi üretiyor ancak 100 kişi bölüşüyor. Türkiye’de 10 yıllık borçlanma yüzde 18 iken 20’ye çıkmış. Almanya’da ise bu değer eksilerde seyrediyor. Bugünkü itibarımızı gelecekte yapacağımız işlerle elde edemeyiz. Ülkemizdeki potansiyeli görünce kahrolmamak mümkün değil.” ifadelerini kullandı.
