İstanbul Gedik Üniversitesi’nin Pendik’teki temel atma töreninde konuşan AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, “Eğer Türkiye 1940’larda kendi uçağını yapmış olsaydı, bugün F-35’leri alalım mı, almayalım mı tartışmasının içinde değildik” dedi.
AK Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, İstanbul Gedik Üniversitesi Ana Kampüsü’nün Pendik’teki temel atma törenine katıldı. Törene AK Parti İstanbul Milletvekili Erol Kaya, Gedik Üniversitesi Mütevelli Heyeti ve Gedik Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Gedik, Pendik Belediye Başkanı Dr. Kenan Şahin, AK Parti Pendik Belediye Başkan Adayı Ahmet Cin ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Temel atma töreni öncesi yaptığı konuşmada Türkiye’nin yakın tarihinde teknolojik atılımların engellendiğine dikkat çeken Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, “Eğer Türkiye 1940’larda kendi uçağını yapmış olsaydı, bugün F-35’leri alalım mı, almayalım mı tartışmasının içinde değildik. Türkiye kendi uçağını yapmış olacaktı. Eğer Türkiye 1960’larda yakaladığı ivmeyle yerli otomobilini yapmış olsaydı, bugün dünyada rekabet edebilecek Türk otomotiv markaları olacaktı. Eğer 78’de biz o uçakları yapmış olsaydık, bugün S-400’leri alalım mı, almayalım mı tartışmasının içinde olmayacaktık” dedi.
Temel atma töreni öncesinde kürsüye gelen İstanbul Gedik Üniversitesi Öğrenci Komisyonu Başkanı Pınar Eylem Yılmaz, “Hedeflerimizin sağlam bir zemini olduğunun farkındayız. Başarı dolu yarınlarımızın inşasının da yeni bir soluk getireceğinin bilincindeyiz. Yeni kampüsümüzün eğitim ve öğretim hayatımıza hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
İstanbul Gedik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Zafer Utlu ise, “Toplumumuzun milli ve manevi değerlerine bağlı kalarak bu temel felsefeyi uygulamanın, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da ifade ettiği gibi Cumhuriyetimizin 100. Kuruluş yıldönümünde kendi milli ve yerli teknolojisini üreten, katma değer yaratan ve dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yer almayı hedefleyen ülkemiz için bir gereklilik olduğunu biliyoruz. Temel atma merasimini gerçekleştireceğimiz bu yeni yerleşkemizin ülkemize, milletimize hayırlı olması temennisiyle sizleri saygı ve sevgiyle selamlıyorum” ifadelerini kullandı.
AK Parti Pendik Belediye Başkan Adayı Ahmet Cin de, “Bu tören esnasında Halil Bey’i (Gedik) anmamak olmaz. Pendik’imize sanayici olarak ve eğitim sektörü ile ilgili önemli hizmetleri olmuş değerli bir büyüğümüz. Ben kendisine Allah’tan rahmet diliyorum tekrar. Gedik Üniversitesi’nin yapmış olduğu bu hizmeti sanayiciler olarak da, Pendikliler olarak da çok değerli bulduğumuzu ifade etmek istiyorum. Çünkü bizim yıllardan beri özlemini çektiğimiz, özellikle ara eleman bulma konusundaki sıkıntımıza da inşallah Gedik Üniversitesi’nin bundan önce olduğu gibi bundan sonra da katkı yapmaya devam edeceğine inanıyorum” diye konuştu.
Pendik Belediye Başkanı Dr. Kenan Şahin ise konuşmasında şunları söyledi:
“Halil Amca çok güzel bir yola çıktı, ardından Hülya Hanım büyük bir gayretle, gerçekten çok büyük, başarılı bir üniversite ortaya koydu. Rektörlerimiz, öğretim üyelerimiz, öğrencilerimiz de Gedik Üniversitesi’nin bayrağını her geçen gün daha yukarılara taşıyorlar. Ben de çok şanslıyım. Üniversitenin temel atma töreni, belediye başkanı olduğum şu son günlerde büyük bir hatıra olarak hafızamda hep kazılı olacak. Gedik Üniversitesi’nin bundan sonra da başarısı için dua edeceğiz. Bu tesisin, üniversitenin, bu yeni kampüsün de büyük başarılara imza atacağına inanıyor, hayırlı olsun dileklerimle saygılar sunuyorum.”
Gedik Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı ve Gedik Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Gedik de, “1994 yılında Gedik Eğitim ve Sosyal Yardım Vakfı’nı kurmak suretiyle başlayan eğitim yolculuğumuz 2010’da Gedik Meslek Yüksekokulu, 2011’de İstanbul Gedik Üniversitesi’nin kuruluşuyla devam etti. Gedik Holding sanayi firmaları ve İstanbul Gedik Üniversitesi’yle üniversite - sanayi işbirliğini hayata geçirdik. Ülkemizin ar-ge altyapısına her zaman destek veriyoruz. Öğrencilerimize sanayi firmalarında staj, mezunlarımıza iş imkanı sağlıyoruz. Bu nedenle İstanbul Gedik Üniversitesi yükseköğretim alanında farklı bir yerdedir. Kampüsümüzün ülkemize, yükseköğretim camiasına ve sevgili öğrencilerimize hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.
AK Parti İstanbul Milletvekili Erol Kaya ise, “Bugünkü temel atma töreninin farklı bir anlamı var. Ben bu ilçenin çocuğuyum, bu ilçede büyüdüm. Çocuklarım, torunlarım bu ilçede. Bir üniversite kuruluyor, bence çok önemli, çok anlamlı. Dolayısıyla rahmetli Halil Bey’e ve eşine Allah’tan rahmet dilerken bir kez daha minnetle, şükranla anıyorum. Hülya Hanım’a ve ailesine teşekkür ediyorum; şehrimize böyle muhteşem bir eser katıyorlar. Türkiye’de yerel yönetimler için fiziki kalkınma tamamlanmıştır. Ama sosyal, kültürel ve edebi noktada daha çok gayret etmemiz gerekiyor. Bu üniversite de bunu başaracaktır” dedi.
AK Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un gündeme dair açıklamaları ise şu şekilde: “Türkiye’nin yakın siyasi tarihi, özellikle teknoloji ve sanayi tarihi aynı zamanda Türkiye’nin ihanet tarihidir. Sadece 3 tanesini söylemek isterim. 1940’lı yılların sonunda Nuri Demirağ’ın yerli imkanlarla ürettiği yerli uçağı Türkiye’nin karanlık odakları ürettirmediler, sattırmadılar, fabrikayı kapattırdılar. 1961’de Türkiye’nin yerli mühendislerinin yapmış olduğu Devrim arabalarını Türkiye’nin karanlık odakları yaptırtmadılar, Türkiye’yi otomotivde dünyayla rekabet edebilecek bir zemine sokmadılar. 1978’de İtalyanlarla o zamanki TUSAŞ, şimdiki adı TAİ, yerli Türk uçağının yapılması için mukavele masasına oturdu. İtalyanlar geldi, bizim taraf Türkiye’nin karanlık odasından gelen bir telgraf emriyle masadan kaldırıldı. Eğer Türkiye 1940’larda kendi uçağını yapmış olsaydı, bugün F-35’leri alalım mı, almayalım mı tartışmasının içinde değildik. Türkiye kendi uçağını yapmış olacaktı. Eğer Türkiye 1960’larda yakaladığı ivmeyle yerli otomobilini yapmış olsaydı, bugün dünyada rekabet edebilecek Türk otomotiv markaları olacaktı. Eğer 78’de biz o uçakları yapmış olsaydık, bugün S-400’leri alalım mı, almayalım mı tartışmasının içinde olmayacaktık. Hep bir karanlık el, Türkiye’nin gizli odaklarından da beslenerek Türkiye’nin yerli ve milli sanayisinin olmasının hep karşısına çıktılar. Çünkü onlar için biz dışardan, elin gavurundan bir şeyler alarak, o günkü siyasi tabiriyle söyleyeyim; teknoloji transferiyle ancak ayakta durabilirdik. Çünkü Türkiye o anlayışa göre geri kalmış, henüz batıyı yakalaması mümkün olmayan, geri bir ülkeydi. Şimdi öyle değiliz. Biz dünyanın süper ligine çıkmaya gerçekten ramak kalmış bir ülkeyiz. İşte burada gözbebeğimiz üniversitelerdir. Üniversite, sanayi, toplum. Üçü de birbiriyle iç içe olacak. Bu üçünü bir araya getireceğiz, bu perspektifle büyük ve güçlü Türkiye yolunda ilerleyeceğiz. Çok mesafe aldık, daha gidecek çok yolumuz var. Allah yolumuza çelme takanları çıkarmasın. Güçlü bir şekilde, üniversite - millet işbirliğiyle yolumuza devam edelim. Hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.”
Konuşmaların ardından Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’a Hülya Gedik tarafından teşekkür plaketi takdim edildi. Tüm protokol mensuplarının kürsüye davet edilmesiyle toplu dua edildi. Duanın ardından Prof. Dr. Kurtulmuş’un kürsüye getirilen butona basmasıyla, İstanbul Gedik Üniversitesi yerleşkesinin temel harcı dökülmeye başlandı.
Kurtulmuş, program sonrasında İstanbul Gedik Üniversitesi hatıra defterini imzaladı.
Yorumlar
Yorum yapmak için, isterseniz giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *