Avrupa ve Dünya Şampiyonaları’nda mücadele ederken bu yıl tekrar Türkiye Şampiyonası’na dönen ve sezonu hem pilotlar hem de markalar klasmanında şampiyon olarak tamamlayan Castrol Ford Team Türkiye ekibinin şampiyon pilotu Murat Bostancı, yaşanan zaferlerin çok önemli olduğunu söyledi. Ekip lideri Serdar Bostancı ise koydukları bütün hedeflere ulaştıklarını ifade etti.
Son 3 yıldır Avrupa ve Dünya Şampiyonası’nda mücadele eden ve bu yıl Türkiye Şampiyonası’na geri dönen Castrol Ford Team, zaferlerine kaldığı yerden devam etti. 2019 yılında hem pilotlar hem de markalar kategorisinde zafere uzanan ekipte, şampiyon pilot Murat Bostancı ve ekip lideri Serdar Bostancı, İhlas Haber Ajansı’na samimi açıklamalar yaptı. 27 yıl boyunca aktif pilotluk yapan, kariyerine birçok şampiyonluk sığdıran Serdar Bostancı, bayrağı oğlu Murat Bostancı’ya devrederken, oğlunun kendisinden daha iyi bir pilot olduğunu da vurguladı. 2009 yılından bu yana Castrol Ford Team Türkiye ekibinde yarışan pilot Murat Bostancı, takımıyla 3 Türkiye Şampiyonluğu ve 1 Avrupa Kupası kazandı.
"Genç pilotlar yetiştirmemiz gerekiyor”
Sezonu Türkiye Ralli Şampiyonu olarak tamamladığını belirterek sözlerine başlayan Murat Bostancı, “Takım olarak da Castrol Ford Team olarak markalar şampiyonu olduk. Son 3 yıldır Avrupa ve Dünya Şampiyonası’nda yarışıyorduk, ama bu sene hedef değiştirdik ve tekrar Türkiye’ye döndük. Avrupa’da hedefler bitmedi. Ama Türkiye’ye dönmemizin başka sebebi var, o da Türkiye’deki pilot altyapısına yatırım yapmaya devam etmek. Takım olarak Avrupa Şampiyonası’na gittiğimizden bu yana gördük ki, Türkiye’deki pilot altyapısı ve yatırıma yapılan destek geride kaldı. Günün birinde Dünya ve Avrupa Şampiyonu pilotlar çıkarmak istiyorsak, takım olarak buna yatırım yapmamız ve genç pilotlar yetiştirmemiz gerektiğini gördük. O yüzden 2019 yılında tekrar Türkiye Şampiyonası’ndaydık. Biz bu sporu sahiplenmiş, bu sporla yaşayan bir takımız. Ben de pilot olarak böyleyim. Bu bağlamda Türk rallisine yatırım yapmak için, geleceği düşünerek, Avrupa Şampiyonları çıkarmak için Türkiye’ye geri döndük takım olarak. Şu anda ‘drive to the future’ adını verdiğimiz bir genç pilotları destekleme projemiz başladı. Arkadan gelecek olan pilotlara, bizim kazandığımız birikimleri aktarıp sporcu yetiştirmeyi hedefliyoruz. Ben Avrupa Kupası’nı kazandım, bu takım Avrupa Şampiyonluğu’nu kazandı. Bundan 5-10 yıl sonra neden bir dünya şampiyonu çıkmasın Türkiye’den?” ifadelerini kullandı.
“Birikimimizi aktarmalıyız”
Türkiye’de pilot anlamında önemli bir potansiyel olduğunu söyleyen Murat Bostancı, “Türkiye bence Dünya Şampiyonu pilot çıkaramayacak bir ülke değil. Tabii ki motor sporları konusunda, Avrupa ülkeleri kadar kültüre ve başarılara sahip değiliz belki ama sporcu hamuru olarak pilot potansiyeline sahibiz. Önemli olan yurt dışında bizim gibi takımların kazandığı bilgi birikimi, buradaki pilotlara aktarmak. Bizden başka ne yazık ki Türkiye’de ralliyi bu kadar sahiplenmiş, bu kadar uzun süre yapan ve bu kadar başarı kazanmış çok takım yok. Biz de bu görevi üstlendik. Geleceğin Türkiye şampiyonlarını değil, Avrupa ve Dünya Şampiyonlarını çıkarmayı hedefliyoruz” dedi. Trafikte hız yapan sürücüleri de uyaran Murat Bostancı, “Ralli sporunun en büyük hedeflerinden birisi zaten otomobili seven ve hızlı gitmeyi insanlar. Bu kişilerin de bu işi güvenli şekilde yapmasını sağlamak. Ralli en güvenli otomobille, en güvenli ekipmanla ve en güvenli parkurlarda yapılıyor. Türkiye’de otomobil seviliyor, hızlı gitmek de seviliyor. Trafiğimiz de belli bir kaos halinde yürüyor. En önemlisi de bu ihtiyacı güvenli yerlerde yapmak. Ralli de bunun en keyifli yöntemi” diye konuştu.
Serdar Bostancı: “Hedeflerimize ulaştık”
Her şampiyonluğun ve her yarışın ayrı bir öyküsü olduğunu ifade eden Serdar Bostancı ise “Biz Castrol Ford Team Türkiye olarak Türkiye’nin en kalabalık, en büyük ve en çok başarı kazanan takımıyız. Daha önce Avrupa Şampiyonası’nda ve Dünya Ralli Şampiyonası’nda başarılar elde ettik. Son 2 senede Avrupa ve Dünya Şampiyonası’nda yarışıyorduk. Bu sene yine Türkiye Ralli Şampiyonası’na döndük ve zaferle döndük. Güzel bir rekabet vardı. Pilotlar şampiyonasında son yarışa kadar çözülmeyen bir düğüm oldu. 1 yarış kala şampiyonluğumuzu ilan ettik. Gerçi burada da planlı hareket etmiştik. Markalar şampiyonluğumuz da çok önemli. Genç pilotlarla yaptıklarımız da bizi çok mutlu etti. Böyle anlatmak kolay ama zor anlar da yaşadık. Çok mutluyuz, koyduğumuz bütün hedeflere ulaştık. Bundan sonrası için de daha iyi şeyler yapmayı arzu ediyoruz” açıklamasını yaptı.
Murat Bostancı: “Babam, kendisinden daha iyi olduğumu gördü”
Bulunduğu yere baba torpiliyle geldiği yönünde yapılan konuşmaların olup olmadığı sorusunu yanıtlayarak sözlerini sürdüren Murat Bostancı, “Mutlaka bunu diyenler olmuştur. Ben bu spora babamın ve ailemin desteğiyle başladım. Ama 2009 yılından itibaren Castrol Ford Team Türkiye’nin pilotu olarak yola devam ettim. Sonrasında da 3 Türkiye şampiyonluğu 1 de Avrupa Kupası kazandım. Bu başarıları kazandıktan sonra herkesin fikri değişmiştir herhalde. Baba torpili demeyelim de baba desteği diyelim. Hakkını da verdiğimi düşünüyorum. Babamın pilotluğuma çok fazla öğretmen gibi desteği olmadı. Ben de onun gibi kendi kendime öğrendim. İşin stratejik kısımlarında karıştı bana. Herhalde babam da benim ondan daha iyi bir pilot olduğumu gördü ki, çok karışmak istemedi” dedi.
“Oğlumun jenerasyonu bizden daha hızlı bir jenerasyon”
Gelişimin hiçbir zaman değişmediğini ifade eden Serdar Bostancı ise, “Zamanla her şey değişiyor. Atletizmden örnekler veriyorum ben. Önce 1.50’ler atlanıyordu, sonra 1.90’lar atlanmaya başladı. Her sene yüksek atlamacılar bunu geliştirip rekora gidiyorlar. Otomobil sporlarında da bunun olması son derece normal. Murat’ın jenerasyonundaki pilotların, benim jenerasyonumdaki pilotlardan hızlı olduğu bir gerçek. Eminim ki onlardan da hızlı bir jenerasyon, onlardan sonra gelecek. Baba-oğul konusuna gelecek olursak, motor sporlarında bu çok var. Yurt dışında babalar ve oğullar ikilemesi var. Türkiye’de de son 10 senede şampiyon olan pilotların tamamı, babalarının devamı olan ikinci jenerasyon isimler. Bu durum çok şaşırılacak bir şey değil. Ben 27 yıl aktif pilotluk yapıp, yarış arabasından inince hiç pilotluğu özlemedim. O defteri kapatıp yeni defter açtım. Ama gençlerin temposu, gidişi beni ürkütüyor. Bazen ‘Burayı nasıl döndü, bu tepeden nasıl atladı, acaba yola inecek mi’ gibi hislere kapılıyorum. Hem onlar bizden üstünler hem de kullandıkları otomobiller, bizim kullandıklarımızdan üstün. Son 5 senenin otomobillerinin daha önceki araçlardan nasıl üstün olduğunu görüyorsunuz. Hem pilotlar hem de otomobiller daha kabiliyetli ve biz de bunları şaşırarak seyrediyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.
Yorumlar
Yorum yapmak için, isterseniz giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *