Yaman Dede’nin ilginç hayatı anlatıldı

8. Kocaeli Kitap Fuarı’nda yazar Sadık Yalsızuçanlar, gönül eri Yaman Dede’yi anlattı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği 8. Kocaeli Kitap Fuarı hikayeleri ve biyografik romanlarıyla tanınan kürt kökenli yazar Sadık Yalsızuçanlar’ı konuk etti. Konuk yazar, Peygamberimize(sav) yazdığı “Sana sığındım ey Allah’ın Resulü” isimli na’tıyla dikkat çeken bir gönül eri Yaman Dede’nin ilginç hayat hikayesinin anlattığı konferansı ile okurlarıyla buluştu. GAYRİ MÜSLİM DOĞDU Yahya Kaptan Konferans Salonu’nda gerçekleşen konferansta kürt kökenli yazar Sadık Yalsızuçanlar, aynı zamanda kaleme de aldığı Yaman Dede hakkında bilgiler verdi. Peygamberimize yazdığı Gönül hûn oldu şevkinden boyandım yâ Resulallah, Nasıl bilmem bu nîrâna dayandım yâ Resulallah, Ezel bezminde bir dinmez figândım yâ Resulallah, Cemâlinle ferahnâk et ki yandım yâ Resulallah ile başlayan na’tından bahseden Yalsızuçanlar, “Bu na’tı yazanın gayrimüslim olarak doğan Yaman Dede olması kendisini özel yapan bir unsur oldu” ifadelerini kullandı. RÜYASINDA MEVLANAYI GÖRÜR Yaman Dede’nin 12 yaşlarında Hz. Mevlana’yı rüyasında gördüğünü aktaran konuk yazar, ”Rüyasında Mevlana, ‘ayağındaki çıbanı çıkardık. Artık yürüyebilirsin. Ama bu yolculuğu tek başına yapacaksın ve çok zorluklar yaşayacaksın’ der. Bu rüyadan sonra hayatı daha fazla değişir. Mevlana’nın yazdığı mesnevinin ilk 18 beyitini ve yazdıklarını okuduktan sonra kalbine bir aşk nüfuz eder” dedi. 42 SENELİK SAHURSUZ ORUÇ Yaşadığı ve hissettiği olayların ardından Yaman Dede’nin Müslüman olduğunu kaydeden konuk yazar, ”Yaman Dede 20 sene avukatlık ve öğretmenlik yapar. Ailesinden ve çevresinden de gizleyerek Müslümanlığı yaşar. Öyle ki ailesi anlamasın diye uzun yıllar sahursuz oruç tutturan bir aşk yaşamıştır. Rum eşi ve kızını üzmemek ve yuvasını bozmamak için Müslüman olduğunu açıklamayan Yaman Dede, 42 sene sonunda Müslümanlığını açıklar” şeklinde konuştu. “ONU OKUYANLAR ACI ÇEKER” Yaman Dede’nin hayatını okuyanların acı çekeceğini ifade eden Sadık Yalsızuçanlar, bu acının çok tatlı bir acı olduğunu kaydederek, “Keşke bu acıyı bizde çeksek, bu acı ile hayatı yaşasak” dedi.