İstanbul
Hafif yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Marmara Basın Eğitim SAÜ'lü Akademisyen Sevinç Yanar'a TÜSEB'den Proje Desteği

SAÜ'lü Akademisyen Sevinç Yanar'a TÜSEB'den Proje Desteği

1026
GÖSTERİM
2 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölümü Araştırma Görevlisi Dr. Sevinç Yanar’ın yürütücülüğünü yaptığı “Bor Türevlerinin Karşılaştırmalı Proteom Analizi ile Prostat Kanseri Hücrelerinde Etki Mekanizmalarının Araştırılması” başlıklı projesi Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı-TÜSEB-A Grubu Ar-Ge Projeleri kapsamında destek almaya hak kazandı. Güçlü anti-kanser etkiye sahip olduğu yakın zamanda belirlenen bazı bor türevlerinin proteomik teknikler kullanılarak prostat kanseri hücrelerindeki etki mekanizmalarının araştırılacağı projenin araştırma ekibinde araştırmacı olarak Sakarya Üniversitesinden Doç. Dr. Asuman Deveci Özkan ve Öğr. Gör. Gülay Erman, Kocaeli Üniversitesinden Prof. Dr. Murat Kasap ve Dr. Merve Gülsen Bal Albayrak, projenin danışmanı olarak ise Yeditepe Üniversitesinden Prof. Dr. Fikrettin Şahin yer alıyor. Projede, gelecek vaat ettiği düşünülen yeni bir anti-kanser ajan adayı kategorisi olan bor ve türevlerinin çeşitli kanser türlerinde anti-kanser olarak rol oynadığı gösterilerek etki mekanizmalarının detaylıca aydınlatılması potansiyel terapötik etkilerinin ortaya çıkarılması ve gelecekte yapılacak ilaç çalışmaları için yol gösterici nitelikte olması hedefleniyor. Tüm dünyadaki bor rezervlerinin yüzde 72’sinin ülkemizde olduğu göz önünde bulundurulduğunda bor ve türevleri ile ilgili yapılacak çalışmaların ağırlıklı olarak ülkemizde yapılması projenin önemini ortaya koyuyor. Projeden elde edilecek sonuçlar, bor türevlerinin kemoterapötik ilaç olarak geliştirilebilmesi için ilişkili protein hedeflerinin ve sinyal yolaklarının ilk kez ortaya çıkarılması sağlanacak. Çalışma sonucunda bu ajanların prostat kanserindeki etki mekanizmalarına dair ilk kez kapsamlı veriler elde edileceği gibi yerli madenimizin kullanımı ile kanser tedavisinde yurt dışına bağımlılığı azaltacak yeni ilaç modellerinin geliştirilmesinin önü açılmış olacak.
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *